Sezon başında Önder Özen'i Sportif Direktör yapan Beşiktaş'ta mesele futbol ise herkesin susup Özen'in konuşması gerekirken, beş ay boyunca genelde susan nedense(!) Özen oldu. Sonra da çıkıp birileri "Sesini çıkar" demiş olacak ki "Başarısızlıklar " diyerek hamasi bir nutuk attı.
Bütün bunlarda bir samimiyetsizlik var.
Bu sezon transfer edilip Beşiktaş'a bir şey veremeyen oyuncular için "Özen'in istediği adamlar değil" diye fısıldadılar ortalık yerde.. Ronaldinho'nun ağabeyi, İstanbul'da bir hafta restoran, restoran dolaşıyor. Beşiktaş borsaya Uruguaylı 10 numara Lodeiro'yu bildiriyor. Botafogo ertesi gün "Vermem" diyor. Önder Özen, Sivok sakatlanmışken, Galatasaraylı Dany'yi istiyor.
Sonra yöneticilerin hışmına uğruyor. Bir gün "Kasımpaşa'nın stadında artık oynamayacağız" deniyor ertesi gün "Yok öyle bir şey" açıklaması geliyor.
Şimdi burada bir durup düşünün. Profesyonel yöneticiden, yönetim kurulu üyesine, hocasından başkanına kadar herkesin ayrı telden çaldığı bir kulüp sizce sportif alanda resital verebilir mi? Daha doğrusu bu kadar gürültü varken, kim dinler sizi!