İşler kötü gitmeye başlayınca aksilikler üst üste gelir! Abdullah Avcı'nın lider Alanya ile oynayacağı maçın planlamasını da dikkate alarak İngilizler'e karşı dinamik bir 11'le sahaya çıkmayı hedefledi. Gökhan, Caner, kasığı zorlanan Atiba ve yorgun Burak gibi tecrübeli isimleri dinlendirmek için riskli sayılacak bir plan da yaptı. Ancak bu tutmadı. Maçtan önce Diaby mide bulantısı, ısınırken ise N'Koudou migren ağrısı nedeniyle kadrodan çıktı. Caner sol önde başladı. Ligde 16. sırada olan her büyük takımın hocası en ağır şekilde eleştirilir. Ancak Abdullah Avcı'nın başına gelenler, şansızlıklar, dış etkenler (teşbihte hata olmaz) pişmiş tavuğun başına gelmedi.
İngiliz temsilcisi, menajer Mendes'in yönettiği Wolverhampton kendi liginde sorunlar yaşasa da liginin vasat takımı. Fiziksel olarak Beşiktaş dirençli durdu. 90 dakika oyuncuların iyi niyetli mücadelesi yeterli olmadı.
İlk yarıda Vida ve Caner bir adım öndeydi. Ancak Güven sakatlanıp çıkana kadar ne ortadaki organizasyonda ne de kanatlarda istenilen ataklar gelişmedi. Elneny'in ilk yarıdaki top kayıpları, Güven'in anlamsız koşuları, Adem Ljajic'in sürekli topu yana ve geriye oynaması kötü görüntülerdi. İkinci yarı kazanmak için ne yaptı derseniz, hiçbir şey yapmadı. Maçın hakkı beraberlikti. Son dakikada gelen gol, sorunlara çözüm bulamayan Beşiktaş'ın ceza biletiydi. Taraftar haklı olarak şunu sorguluyor dünya devlerine kafa tut, yen, git İngilizlerin vasat takımına kendi evinde yenil. Beşiktaş'ta sadece saha içinde iletişim hatları kopuk değil. Bütün hatlar kesik...
Yönetime istifayı geçtim, hocasına "Yere yatsana" diyen bir tribünde inanç ve iletişim kesilmiştir.
Beşiktaşlı isyanlarda. Haklılar da...