Olympiakos'un ilk atağının golle sonuçlanmasıyla birlikte maçın kaderi Fenerbahçe için yokuş yukarı hale geldi. Üstüne İspanyol hakem iki kritik hücum faul çaldı. Dokuz kişilik Yunan savunmasına, bu düdükler de eklendi.
İkinci 45'te F.Bahçe baskısıyla bunaldı rakip. Pelkas'ın direkten şutunun hemen arkasından geldi ikinci gol. Birden bire takımın da umudu bitti, tribünlerin de. Kalan dakikalarda güçleri de yoktu sonucu değiştirmek için, hamle şansları da.
Olympiakos'un Portekizli hocası Pedro Martins'in, Vitor Pereira'yı kendi silahı ile vurduğunu da söyleyebiliriz. Merkezi kapat, rakibi uzun oynamaya zorla, baskıdan topu kaptığında hızlıca hücuma geç. Antwerp ile Atina'da oynadılar. 2-1 kazandıkları maçta, beş şutları var. Antwerp'in 16… 1-0'ı korudular uzun süre. Kadıköy'de de benzerini yaptılar. Pereira'nın da "kapanan rakip" planı olmadığını da gördük böylece. Yoksa, Hatay'daki plan ve takımla sahaya çıkmazdı. Baskı yapacağı maçta Pelkas kararı doğru ama, uzun santrforunu (Berisha) kulübede tutması manasız.
Mesut Özil'in rahatsızlığı, böyle set defans rakipler karşısında seçenek şansı da bırakmıyor. Evet; Fenerbahçe genç ve istekli bir takım ama direnci ancak kalite ile çözebilirler. Fırsatlar da yakaladılar, goller de kaçırdılar. Fakat rakip de kaçırdı.
Tribünler kaleci Altay ve stoper Kim için alkışlarını kullandı. Farkın açılmasını önlediler çünkü. Maçın en çok göze batan ikilisi Mert Hakan ile Ferdi oldu. Çok uğraştılar, sorumluluk aldılar ve hata da yaptılar. Valencia'yı da ekleyebiliriz bu üçlüye. Geridekilerin "saklanma" moduna geçtiklerini de söyleyebiliriz, yetersiz kaldıklarını da. Siz seçin... Eintracht'ın da kazanmasıyla, grup liderliği zora girdi. Üçlü defansın, tek kişi ile kapatılmaya çalışan merkezin ve geriye koşma problemlerinin en net yaşandığı maçtı bu. Pereira'nın değişiklik kararları da Pazar gününe yönelikti. Gençleri sahaya atması, tribün tepkilerini dibe çekmek için.