Pereira'nın takımdan istedikleri ne kadar gerçekleşti? Zaman Fenerbahçe için neler getirecek?
Bazı ezberlerimizi değiştirmemiz gerekiyor. Guimaraes maçından sonra Gökhan Gönül, "Artık yeni görevlerimiz var" dedi. Yani; eskiden Fenerbahçe'nin en iyi atak oyuncuları bekleriydi. Şimdi ise değil.
Perrera, iki forveti, iki kanat oyuncusu ve bir atak orta sahası ile ön tarafını organize etmeye çalışıyor. Bu nedenle kalan beş oyuncunun aklı savunmada kalmak zorunda. Dengeyi böyle sağlayacaklar.
Fakat hazırlık maçlarında yine etkili atakların bekler ile geliştiğini gördük. Bu dönem Fenerbahçe'nin hem en güçlü hem de en zayıf olduğu anlar. Kaptırılan topun karşılığında, az adamla rakibe yakalanmak var çünkü. Bu nedenle De Souza'nın neler yapacağı önemli. Mehmet Topal ve Meireles şu anda daha çok güven veriyor.
Yine de hazırlık maçlarının bilançosuna baktığımızda rakiplere çok az pozisyon verildiğini söylemeliyiz. Yenen gollerin sistemden daha çok bireysel hatalar veya formsuzluktan kaynaklandığı ortada. Bunları gidermek kolay.
Guimaraes maçı sonrasında Pereira'yı "En iyi maçımızdı" şeklinde konuşturan da bu bence. Defansif olarak belli bir noktaya geldiğine inanıyor. Ama daha ciddi ve motive takımlara karşı ki; Shakhtar Donetsk böyle bir takım; en az hatayı yapmak zorundalar. Ve ön tarafta daha organize ve uyumlu da oynamalılar. Bu yol henüz kat edilmedi.
SHAKHTAR İÇİN EN ZOR KURA!
Siz, "Asıl hedef Şampiyonlar Ligi" demiştiniz. Shakhtar kurası için ne düşünüyorsunuz?
En kötü kurayı Shakhtar çekti aslında. O yüzden Mircea Lucescu sürekli şikayet demeçleri veriyor.
Fenerbahçe yönetimi mükemmel bir kadro yaptı. Hem kaliteli hem kariyerli oyuncular aldı. Şimdi bu yeni takımın, kendini tanıması ve neler yapacağını öğrenmesi gerekiyor.
Shakhtar önemli ve tecrübeli bir rakip. Bu turu nasıl geçeceklerini de çok iyi biliyorlar. Fenerbahçe'ye iki maçta da sıkıntı yaratacaklardır. Böyle bir rakibi elemenin ilk yolu daha "akıllı" olmaktan geçiyor. Takım görünümünde de, kişisel becerilerde de Fenerbahçe rakibinin önüne geçebilecek güçte. Böyle bir potansiyelin doğru yönetilmesi ve yönlendirilmesi gerekiyor.
Robin Van Persie, Nani veya Kjaer… Maliyetli oyuncular bunun için transfer edildiler. Bu tur maçları, öncelikle onların sorumluluğunda.
BU KULÜBÜN KARAKTERİ İSYANKAR
Dünya Fenerbahçiler günü kutlanıyor. Bu tarihin anlamı nedir?
Fenerbahçe'nin resmi kuruluşundan 108 yıl geçti. Siyah Çoraplılar ile birlikte 120'ye yaklaştı. Kadıköy'ün gençleri bu kulübün forma renklerini de seçerken, ilk tüzüğünü de yazarken, etrafından toplanacaklara bir ideal çizdiler; karşı çıkın, kabul etmeyin.
Bu yüzden kulüp ve taraftar karakteri isyankar oldu. Ülke işgal altındayken karşı koydular. Cunta 70 darbesini yaptığında dik kaldılar, başkanlarını (Faruk Ilgaz) vermediler. Trabzonspor lige ağırlık koyduğunda F.Bahçe ile mücadele etti, Beşiktaş ile Galatasaray 14-15 yıllık şampiyonluk arasındaydı, o senelerde.
1996-2000 Galatasaray'ın dönemiydi. 2001'de "dur" diyen yine Fenerbahçe oldu. 3 Temmuz zaten herkesin bildikleriyle bezendi. Fenerbahçe taraftarı "adaletin" nasıl olacağını gösterdi herkese. 19.07.15… Bu kulübü sevenlerin ortak günüdür. Neyi, niçin kutladıklarını iyi bilsinler…
VOLKAN DEMİREL AVRUPA'DA İLK 10'DA
İki önemli kaleci var. Bu rekabette kim öne geçer?
Aslında Fabiano'nun yediği goller, Volkan Demirel'in kıymetini herkesin anlamasını sağladı. Volkan'ı davranışları veya demeçleriyle eleştirebilirsiniz ama kaleci olarak hala Avrupa'nın ilk onundadır. Şunu unutmayalım; Volkan çok kötü goller yedi, doğrudur. Ama Fenerbahçe o maçları kazandı. Benim aklımda Ertuğrul var. Yani; ikinci kaleci olarak Fabiano'yu alarak Ertuğrul'a haksızlık mı yapılıyor. Pereira, eski oyuncusu olması nedeniyle Brezilyalı kaleciyi kollayacaktır, mecburen. Volkan Demirel'e rekabeti yaşatacak tek şey, bu mecburiyet hissidir.
EN MERAK ETTİĞİM DE SOUZA
Fenerbahçe'nin yeni transferleri nasıl buldunuz. Takımda neler değişti?
Nani ve Robin van Persie'yi biliyoruz. Merakım De Souza üstüneydi. Çift yönlü orta saha oyuncusu olarak, neler yapacağını veya neler fark ettireceğini merak ediyordum. Hala da ediyorum.
11 başladığı son iki maçta, hatırımızda kalan bir kararı, pası veya koşusu olmadı. Muhtemelen taktiksel sorumluluk gereği ama, eğer birilerinden daha iyi olduğu için alındıysa, bunu da görmeliyiz.
SOW GİDERSE F.BAHÇE KAYBETMEZ
Moussa Sow gitmek istiyor. Gitmeli mi, kalmalı mı?
Önce Sow'un olmadığı bir Fenerbahçe'nin neler kaybedeceğini düşünelim. Cevap; hiçbir şey… Sow, sadece sevilen bir oyuncu. Gol bölgesinde takımın skor sorumluluğunu üstlenecek bir performansı hiç olmadı. Yönetim de bunun farkında ki; iki santrfor birden transfer etti.
Bu nedenle eğer teklifin getirisi yüksekse, değerlendirilmeli.