Türkiye'de bireyler teknoloji yatırımı yaparken nasıl davranıyorsa, kurumlar da benzer şekilde davranıyor. Türkiye genelde aile şirketlerinden oluştuğu için bireysel davranışların etkisini hesaba katmamak olanaksız. Yani sadece KOBİ diye tanımladığımız şirketler değil, büyük sınıfındaki şirketlerin bile pek çoğu teknoloji obezi gibi... Bu şirketlerin ihtiyacı kadar teknoloji yatırımı yapması için bulut teknolojisine yatırım yapması şart. Yazılımdan donanıma, servislerden güvenliğe bulut teknolojisi şirketlerin can kurtaran simidi gibi. Örneğin, bireysel olarak akıllı saat ve bilekliklerle harcadığımız kaloriyi ölçmeye büyük hevesle başlıyoruz. Ancak ne yediğimizi ve içtiğimizi kayıt altına almayı sevmiyoruz. Böylece ne kadar koşmamız gerektiğini veya ne kadar kalori harcamamız gerektiğini de göremiyoruz. Türkiye bazı alanlarda teknoloji obezliğinin önüne geçmek için ortak akıl projelerini devre sokuyor. Sağlık, adalet ve tarım için kullanılan sistemler kaçakları bulmaya, planlama yapmaya yarıyor. Bulut teknolojisi kurumların ihtiyacı kadar yatırım yapmalarına olanak sağlıyor.
KAYIT DIŞI ŞİRKET
Teknolojiyi obez gibi kullanan şirketlerin başında kayıt dışı firmalar geliyor. Oyun bozan şirketler, kayıt dışı ekonomiden besleniyor. Bu yüzden hiçbir zaman sağlıklı teknoloji yatırımı yapmayı tercih etmiyor. Oysa, Türkiye'nin üretirken de kazanırken de kayıt yapan şirketlere ihtiyacı var. Sektörlerin çoğunun teknolojiyi üretirken kullanması gerekiyor. Oysa şirketlerin birçoğu teknoloji obezi gibi sadece tüketirken kaydetmeyi tercih ediyor. Yani patronlar sadece harcarken hata yapmamak için ölçüyor.
ÜRETİCİLER DİJİTAL DEĞİL
Teknoloji obezi tezinin kanıtı şirketlerin dijitalleşme oranlarında yatıyor. ODTÜ ve Boğaziçi Üniversitesi tarafından açıklanan şirketlerin dijitalleşme oranlarına baktığımızda sadece finans ve perakende şirketleri öne çıkıyor. Yani tüketiciye ulaşan son halkada kayıt artıyor. Böyle olunca tüketici vergiyi ödüyor. Genel olarak baktığımızda üretim şirketlerinin dijitalleşme oranı oldukça düşük. Şirketler vergi ve kayıtlı ekonomi konusunda ortak değerde buluşmadığı sürece teknoloji yatırımlarında rekabet etkili olmaz. Hatta teknoloji kayıt altına aldığı için obez yatırımdan etkilenmiyor. "Türkiye'nin gizli zenginlerinden" sözü, zenginliği insanların gözüne sokmayanlar için söylenir. Aynı zamanda kayıt dışı ekonomi ile büyüyenler için de cazip bir sözcüktür.
TEKNOLOJİ YOKSA SÖYLENTİ ARTIYOR
Bilgi ekonomisinin karşıtı spekülasyon ya da söylenti ekonomisi. Üretim kayıt altına alınmayınca spekülatif söylenti ekonomisi kuralları işliyor. Domatesin serada veya tarladaki fiyatı ile tüketiciye ulaşan fiyatı arasındaki uçurumun bir sebebi de teknolojinin üretimde kayıt altına alırken kullanılmaması. Böyle olunca planlama hiçbir zaman tutarlı olmuyor.
TARBİL DEV BİR ADIM
Tarım ekonomisinde ortak akıl projesi olan Tarbil'in üretim planlaması için kayıtlı çiftçinin desteklenmesi büyük önem taşıyor. Türkiye'nin üretim ekonomisini şekillendirecek projelerden biri olmaya aday. Tarım sektörünü kayıt dışı obezlikten kurtaracak projeyle, üretimde planlama ve yönetim işleri ortak akılla çözülecek. Uydu ölçümlerinden iklim verilerine, sigortadan depolamaya her konu TARBİL sisteminde kayıt altına alınıyor. Ancak kritik nokta çiftçilerin kayıt altına almak için gönüllü olmasını sağlayacak teşvikler.
PATRON MASASI
Apple Watch için mutlu şarj yuvası
"Şarj ünitesinin mutlusu olur mu" demeyin. Apple Watch kullanmaya kararlıysanız, şarj ünitesinin kolay ve basit olması sizi sürprizlerden koruyor. Hem 38 mm hem de 42 mm modellerde çalışan şarj aleti sayesinde cihaz dik ya da yan konumdayken şarj edebiliyor. Apple Watch Manyetik Şarj Kablosu ile aynı şarj yöntemine sahip. Yani Apple iPhone'u şarj ünitesinden çıkarıp saatiniz için de kullanabiliyorsunuz. Apple Watch manyetik şarj istasyonu, geceleri akıllı saatinizi koymanız için mükemmel bir yer.
