Bir kitap okumuş ve hayatı değil belki ama fikri değişmiş Bülent Arınç'ın! Okuduğu, Selahattin Demirtaş'ın yazdığı kitap olunca; onu mazlum görmüş ve aklına özgürlükler gelmiş! Hakimlerin özgürlükçü düşünmesini buyuran Arınç'ın, özgürlükten anladığı da "Demirtaş'ın tahliye edilmesi". Peki şimdi kendisine soralım müsaadenizle;
Selahattin Demirtaş'ın kızı Delal, 17 yaşına girerken babası cezaevinde olduğu için üzülüyor ve ne büyük bir dram diyorsunuz ya Sayın Arınç; Delal'in babasının hapiste olmadığı zaman verdiği talimatla Hendek olaylarını düzenleyenlerin 15 yaşında katlettiği Yasin Börü'nün hiç 17 yaşını görmediğini biliyor musunuz? Demirtaş'ın talimatıyla sokağa çıkanlar Yasin'i önce bıçaklarken, sonra kurşunlarken, yetmeyip balkondan atıp bir de üzerinden arabayla geçip katlederken de üzüldünüz mü?

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Başak Demirtaş'ın 774 gün rapor alıp yapmadığı öğretmenlik mesleğinden istifa etmesi apaçık keyfi bir karar ama mesleğini çok seven idealist gencecik bir öğretmen olan Aybüke Yalçın öğretmeni çok sevdiği öğrencilerinden ayıran böylesi şov kokan bir istifa değildi. Başak Hanım'ın kocasının desteklediği terör örgütü PKK'nın hain saldırısı sonucu şehit düştüğünü hatırlar mısınız? Peki; terör örgütünün sözde lideri Öcalan'ın heykelini dikmeye yemin eden aynı Selahattin Demirtaş'ın cezaevinden çıkması için çırpınırken; Demirtaş'ın siyasi sözcülüğünü yaptığı terör örgütü PKK'nın şehit ettiği Eren Bülbül'ü, Mehmet Selim Kiraz'ı, Fethi Sekin'i, Muhammet Fatih Safitürk'ü hatırlar mısınız? Vatan uğruna şehit düşen bu kahramanların ailelerine, anne-babalarınaeşlerine ve evlatlarına diyeceğiniz bir söz ve dökeceğiniz ya da döktüğünüz bir gözyaşı var mı?
Bazen Bülent, bazen Ali, bazen Ahmet, bazen Abdullah diyerek listeyi daha epey uzatabiliriz böyle düşünenlerin listesini. Bunlar için Gezi'ciler cici çocuklar, FETÖ'cüler mağdur, 28 Şubat süreci zaten hiç yaşanmadı, PKK'lılar desen özgürlük ve hak savunucusu birer kahraman! İnsanın yazarken ve söylerken bile nefesi tıkanıyor. En azından ben ve benim gibi milyonların böyle hissettiğine eminim. Bunlar, uluslararası sisteme kendilerini pazarlamak adına Türkiye'yi feda etmekten kaçınmayanlar. Siyasete sızmış Truva atı gibi mübarekler! Sezar'ın Brütüs'ü bunlar! Amerika'da Biden kazanınca çocuk gibi sevinen, oğullarını bizzat seçim izlemeye gönderip, getirdiği müjdeli haberlerle Türk ve Türkiye düşmanı yeni başkan ile yeni hayallere dalanlar şunu bilmeliler ki; her şey bu milletin gözü önünde oluyor ve bu millet asla ve asla aptal değil. Bugüne kadar zaten size bir nebze bile itibar etmeyen bu millet, bundan sonra da aynı tavrına devam edecektir. Yani; kendinden olanla, yerli ve milli olanla yola devam...