Beklenen müjde, beklenenden de fazlasıyla dün Başkan Erdoğan tarafından açıklandı. Ve görünen o ki; sadece Türkiye'de değil dünyada bundan sonra daha da çok yankılanacak. Sebebini aslında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tek cümle ile özetlemişti; "Bu müjde sonrası dünyada eksen değişikliği olacak." Yani, dünden itibaren artık hiçbir şey sadece Türkiye için değil, dünya için de eskisi gibi olmayacak. Bizim için olumlu olan eksen değişikliği, bugüne kadarki küresel aktörler için nasıl bir eksen kayması etkisi yaratacak hepimiz göreceğiz. Bundan sonrasına dair görüşlere geçmeden evvel, hakiki bir hak teslimini yapmamak olmaz. Her şeyden önce; Türkiye'nin ve Türk milletinin gücüne, dirayetine ve büyüklüğüne olan inancı ve kararlılığından hiçbir zaman vazgeçmeyen ve tam bağımsızlığı yolunda ödün vermeksizin liderlik yapan Tayyip Erdoğan'a bu milletin bir ferdi olarak teşekkür ederim. Ve; enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmadan tam bağımsızlıktan söz etmenin mümkün olmadığını en başından bu yana savunan, FETÖ dahil terör gruplarının, dışarıda küresel güçlerin ve içerideki işbirlikçilerinin her tür iffetsiz ve temelsiz saldırısına direnen, gerektiğinde canını ortaya koyup ama asla vazgeçmeyen, Türkiye sevdasıyla yürüttüğü doğru enerji politikalarıyla bugünlere ulaştıran Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a, bu milletin bir ferdi olarak teşekkür ederim. Müsteşarlığı döneminde başlatılan yerli ve milli enerji politikalarını, bakanlık döneminde de inançla yürüten Enerji Bakanı Fatih Dönmez'e, tüm Enerji Bakanlığı bürokrat ve personeline de teşekkür ederim.
Türkiye'nin yıllık enerji ithalatının yaklaşık 50 milyar dolarları bulduğunu düşünürsek; ödemeler bilançomuzda, dış ticaret çıktımızda ve döviz sarfiyatında en önemli kalem olduğu gerçeğini de görürüz. İşin ekonomik boyutu kadar bu konuda, Rusya, İran ve Irak'a da bağlı ve hatta bir anlamda bağımlı olduğumuzu da hatırlarsak; bağımlılığın biteceği ve oyunun tersine döneceği bir milat başlamıştır dünden itibaren. Karadeniz'den sonra Akdeniz ve hatta Ege'de de yeni kaynaklar bulma ihtimalimizi düşündüğümüzde; bugüne kadar hiç olmadığımız kadar özgür ve bağımsızlıktan söz etmeliyiz. Yıllardır konuşulan bir şehir efsanesi vardır; "Petrol buluyoruz ama kuyuları açtırmıyorlar, kullandırmıyorlar" diye. Şimdi sorarım size; Türkiye'nin özellikle son 5 yıldır verdiği mücadelenin ne anlama geldiğini daha iyi anladığımız şu günlerde; artık bu sözü söyleyebilen olur mu? Çünkü artık kimsenin ağzının içine bakmayan, Türkiye'ye sallanmak istenilen parmakları bir bir kıran bir Türkiye var. Atatürk'ün koyduğu "tam bağımsızlık" hedefine gerçek anlamda artık çok yakın olduğumuz günlerden geçiyoruz.
Eksen değişikliğinden söz ederken konuyu sadece ekonomik boyutuyla değerlendirmek çok eksik kalır. Bir o kadar da, stratejik anlamı var bu gelişmenin. O yüzden zaten bizi rahat bırakmıyorlar ya. Bölgesel ve küresel her tür oyuna rağmen boyun eğmeyen Türkiye, adım adım geleceğini inşa ediyor. Aslında durumu en iyi anlatan ifade, Berat Albayrak'ın dün sosyal medya hesabında Necip Fazıl'ın şu dizeleriyle özetlendi: "Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes. Ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es!"