Komplo teorilerine yatkın bir zihin dünyam yok ama dünyanın neresinde dikkat çekici bir hadise olsa öncelikle aklıma "Irkçı Siyonizm bu işin neresinde?" sorusu gelir.

Mesela, New York'ta bir sinagogun altındaki tünellerde pedofili sapıklığından söz edildiğine muttali olur olmaz, o sinagog cemaatinin İsrail'in katliamlarına itiraz eden Yahudilerden olup olmadığını merak ettim.

Epstein'in pedofili adasından ortalığa saçılan listelerin de öncelikle Siyonistlerin iç kavgasının eseri olduğunu düşündüm.
Ünlü filozof Noam Chomsky'nin bir şekilde Epstein ile ilişkilendirilmesini de çok manidar buldum. İsrail'i "soykırımcı" ilan eden Chomsky varken, Filistinlileri "soykırımcı" ilan eden Zizek'i ilişkilendirecek değillerdi ya.
Neyse o tabii ki, pedofil olmayana da pedofil diyecek hâlimiz yok.
Fakat ahlaksız ve aşağılık olmak için de pedofil olmak gerekmez.
Tıpkı, Gazze'de binlerce çocuğu katleden, ambulansları, hastaneleri ve cenaze törenlerini vuran, bir kaşık çorbaya muhtaç ettikleri Gazzeli çocukların bu karakaştı sığındıkları iptidai çadırları bile bombalayan İsrail'in vahşetini "kendini savunma hakkı" olarak değerlendirip, İsrail'e "koşulsuz sempati" duyulması gerektiğini söyleyen Zizek gibi.
Tıpkı, "Hamas'ın Yahudi yaşamını yok etme niyetiyle İsrail'e saldırdığını" ileri süren Jürgen Habermas gibi.

***

Irkçı Siyonist network, finans sitemini elinde tutan özelliğiyle dünya sisteminin belirleyici gücüdür.
Gerisi muşamba dekordur.
Hâliyle, Siyonizm her daim rikkat ve dikkat gerektirir. Yoksa karşı çıkarken bile kendisine hizmet ettirir de ruhunuz duymaz.
Faraza, ilk günden itibaren Gazze soykırımını kınayan Venezuela'yı "Aslında Venezuela, İsrail'le danışıklı dövüş yapıyor" diyerek karalamaya çalışırsanız sonuç itibarıyla İsrail'e hizmet etmiş olursunuz.
"Venezuela'yı karalayan mı var?" diyeceksiniz... "Faraza" dedim ya, söz gelimi yani.
Lakin, Yemen için vardı.
Geçenlerde "Yemen kendini işgal ettirmek için Kızıldeniz'de İsrail'e yük taşıyan gemilere saldırıyor" diyen adı lazım değil bir "gazeteciyi" sosyal medyada destekleyen, paylaşan sürüsüne bereket muhterem vardı.
Oysa, Yemenli Husiler sadece İsrail limanlarına giden gemileri hedef aldıklarını ilk günden açıklamış, bunu da İsrail'in Gazze soykırımına son verme koşuluna dayandırmıştı.

***

Bütün dünyayı "Yıldız Savaşları"yla uyutup gerçek hayatta dünyanın en yoksul ülkesi Yemen'e saldırdılar.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan dün cuma namazı çıkışı yaptığı açıklamada Amerika ve İngiltere'nin Yemen'e saldırısının "orantısız güç" kullanımı bakımından İsrail'in Filistin'de yaptığından farksız olduğunu dile getirdi. Bununla da kalmadı, Husilerin ABD ve İngiltere'ye karşı başarılı savunma yaptığını belirterek, Yemen'e açık ve net destek vermiş oldu. Ayrıca, "İran, tüm bunların karşısında kendini nasıl korur ona bakmakta..." diyerek ABD ve İsrail'in bölgedeki saldırganlığını bile İran'a fatura etmeyi marifet bilen zevatı boşa çıkardı.
İyi ki Erdoğan var... Hamas'ı işgal altındaki vatanlarını savunan "mücahitler" tesmiye ederek, kalplerinde hastalık olanların ilk günden önünü kesti.
Yoksa, "Yemen işgale gerekçe sunuyor" diyen zihniyetin, "Hamas yüzünden Gazze bu hâle geldi..." demesi işten değildi.