Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SALİH TUNA

Bu nasıl soru Asuman

Önce okuma parçası:
"Geçmişte partimiz çatısı altında olup da bugün dışarıda başka havalarda gezen hiç kimsenin partimizle ilgili söz söylemeye hakkı yoktur. Herkes ağzını açmadan önce nerede bulunduğuna dikkat etmelidir.
Bunlar AK Parti olarak milletimizle birlikte verdiğimiz hayati mücadelede en küçük desteklerini görmediğimiz, karşı saflarda siluetleri beliren kişilerdir..."
Bu sözler, Sayın Erdoğan'ın dünkü konuşmasından.
Hani eskiler, "efradını cami, ağyarını mâni" tabir ederler ya, o derece eksiksiz bir çerçeve koydu ortaya.
Bu çerçeveye kimler giriyor diye soracak olursanız, tekrar okuyun derim.
Zira hal resmediliyor.
İllaki belirli bir eşhas şart değil.
Mezkûr çerçeveye kimler giriyorsa onlar işte.
Mesela, "istifade edemezsem istifa ederim" modundaki çıkarcılar, yani, AK Parti düşmanı AKP'liler.
Mesela...
Zafer kazanıldı mı her şeyi "ganimet" gören, zoru gördü mü de "ben demedim mi" diye gözünü kirişe diken mürailer, münafıklar, fırıldaklar makulesi...
Mesela...
Onca ölüm tehdidine, onca iftiraya, ailesinin en küçük ferdine kadar onca kişilik katline uğratılan liderlerine göğsünü siper etmedikleri gibi kendileri hakkında en ufak eleştiri söz konusu olduğunda, "liderimiz neden bize sahip çıkmıyor" havasına giren benciller taifesi.
Mesela...
Uyanıklar, bozguncular, kazandığını muhafaza etmek için satmayacağı değeri olmayan cibilliyetsiz "muhafazakârlar." Müstevlilere kuyruk sallayanlar...
CHP sosyolojisine kendisini kabul ettirmek için o algı operatörü ürünü "Erdoğan nefretine" taş taşıyanlar.
FETÖ'nün umudu haline gelenler...
Arkayı dolanıp "anahtar teslim partiyi ele geçirmek" isteyen "özgül ağırlıklı sinsiler" mesela.
Belli ki işaret fişeği atılmış, işareti almışlar, belli ki hazırlanıyorlar.
Müstevliler, "15 Temmuz'da kaybettik, bu işin peşini bırakalım" diyecek değillerdi ya.
Her yolu deneyecekler.
Her ihaneti...
Yusuf'u kuyuya atmak isteyecekler. Yusuf'u, yani, Erdoğan'ı.
Lakin başaramayacaklar. Artık tüm mazlumlar Erdoğan'ın kardeşleri;
Venezuela'dan Filistin'e kadar.
AKP'li Asuman da, "Neden MHP'yle birlikte, neden Bahçeli yanınızda..." diye soruyor sağda solda.
Bu topyekûn bir direniştir müstevlilere karşı; ya direniş hattında olursun ya da bozguncularla. Yok başka yol Asuman.
Sayın Bahçeli...
15 Temmuz işgal girişimine karşı çıkmasaydı, o şanlı direnişe "tiyatro" deseydi veya bir belediye başkanının evinde televizyon seyredip verilecek görevi bekleseydi, hülasa, direniş cephesinde yer almasaydı ihanete uğramaz, tam aksine, baş tacı edilirdi.
O vakit, İyi Parti diye de bir şey olmaz, olsa da alkışlanmazdı.
Ah Asuman soru sormayı da bilmiyorsun. Senin bu "ahval ve şeraitte "sorman gereken...
"Bahçeli neden yanımızda" sorusu değil, "AK Parti'yle o makam ve mevkilere gelenler neden karşımızda" olmalı değil miydi?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA