Atina'daki ikinci ve son günümüzde Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu ile kahvaltılı sohbet ettik. Dönüş yolunda da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la artık geleneğe dönüşmüş olan gezi sonrası değerlendirme sohbeti yaptık.
Ben iki başbakana da aynı soruyu yönelttim: "İki ülke arasında istikşafi görüşmeler yapılıyor. Neredeyse 10 yıldır. Ve yanlış hatırlamıyorsam, bugüne kadar 44 toplantı oldu. Gelinen nokta ortada. Şimdi yeni bir başlangıç yaptığınızı söylüyorsunuz. Bu başlangıçta ezberleri bozacak bir karar alabilir misiniz? Örneğin Ege sorunlarını Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'na götürmek gibi?"
Önce Papandreu'nun yanıtını aktarayım: Yunanistan'da 2004'teki iktidar değişikliği (Not: Yeni Demokrasi'nin kazandığı seçim) arefesinde iki ülke karasuları için çözüme yaklaşılmıştı. Yeni Başbakan Karamanlis'e "İlerle, destekleyeceğim" dedim. Ama ne yazık ki olmadı. Son yıllarda gecikmeler meydana geldi. Şimdi istikşafi görüşmeleri yeniden hızlandırmaya karar verdik. Lahey Adalet Divanı'na gitme ihtimali vardır. İki ülke arasında mutabakat zaptı bağlamında, Lahey'e gitmek istiyoruz."
Ve işte Başbakan Erdoğan'ın yanıtı: "Yunanistan'daki 2004 seçimleri öncesinde, Papandreu'nun Dışişleri Bakanlığı döneminde gerçekten de istikşafi görüşmelerde bazı adımlar atıldı. Ancak 2004'ten bu yana bir ilerleme olmadı. Şimdi kaldığımız yerden başlıyoruz. Bu ilk toplantı. Hedef olarak bir tarih koyabilir miyiz? Hedefimiz bu. Arkadaşlarımız çalışıp bir takvim verirlerse neden olmasın? Ege konusunda hem karada, hem denizde, hem de havada ilerleme sağlanmasını istiyoruz. Kazan-kazana dayalı bir neticeye varılabilir diye düşünüyorum."
Ege'de belki bu yaz değil ama önümüzdeki yıldan itibaren ciddi sürprizler bekleyebiliriz. Sabredin.