IMF heyeti Türkiye'ye geliyor! Bu haber son 20 yılda kim bilir kaç kez yüreğimizi daralttı. "Yine ne reçete getiriyor, bu kez ne dayatacak" tedirginliğiyle...
Ve her defasında tedirginlikleri haklı çıkaran taleplerde bulundu: Ya maaşların dondurulmasını istedi, ya yatırımların durdurulmasını, ya kadroların daraltılmasını, ya da devletin küçülmesini...
İşte IMF heyeti yine geliyor. Ama bu kez hiçbir şey iste(ye)meyecek. Sadece bazı tavsiyelerde bulunacak. Belki ondan bile kaçınacak.
Çünkü tüm IMF üyelerine yapılan rutin bir ziyaret bu.
IMF ana statüsünün 4'üncü maddesi, her üye ülkeye yılda en az bir kez bir heyet gönderilmesini öngörüyor. Söz konusu üyenin izlediği ekonomikfinansal politikaların küresel düzen için potansiyel bir sorun yaratıp yaratmayacağını araştırmak için. IMF heyeti yıllardır ilk kez Türkiye'ye sadece "Danışma" amaçlı bir ziyarette bulunuyor. Buna karşılık yine yıllardır sadece danışma amacıyla uğradığı Avrupa ülkelerinde ise bu kez uzunca bir dönem (En az 10 yıl) kalmak için üs kuruyor.
Atina'da bir aydır IMF heyeti pösteki sermiş ve AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ile birlikte Yunanistan'ın ekonomi politikalarının dizginlerini eline geçirmiş durumda. Peş peşe açılan 4 kemer sıkma paketi onun eseri: Maaşların dondurulması, ikramiyelerin kesilmesi, emeklilik yaşının yükseltilmesi, kamu kadrolarının daraltılması, sosyal yardımların asgari düzeye indirilmesi, vs, vs...
Oysa daha bir ay öncesine kadar Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet başta olmak üzere tüm AB yetkilileri, "IMF'yi işimize karıştırtamayız. Bu, AB için utanç verici olur" diyorlardı. Hepsi de sözlerini yutmak zorunda kaldı.
Daha önemlisi, utanç bataklığına gömüldüler. Çünkü IMF sadece Yunanistan'da değil, AB'de de söz sahibi oldu. "Euro Bölgesi"nin 16 üyesi için hazırlanan 60 milyar Euro'luk paketin üçte birini (20 milyar Euro) o veriyor. AB'nin 27 üyesi için hazırlanan 750 milyar Euro'luk destek paketinin üçte biri de (250 milyar Euro) ondan...
Parayı veren düdüğü çaldığına göre, Avrupa Merkez Bankası da, AB Komisyonu da, AB Konseyi de ve AB'nin bilumum komisyonları- komiteleri de IMF'ye danışmadan, onun onayı olmadan bir karar alamayacaklar.
Bitmedi; IMF, Avrupa'nın AB üyesi olmayan ülkelerinde de para musluğunun başında: Ukrayna'da, Belarus'ta, Sırbistan'da...
Ve neredeyse tüm kıtanın ekonomik politikalarında karar organı konumuna yükselen IMF, sadece Türkiye'ye artık karış(a)mıyor.
IMF heyeti bu kez gerçekten hoş geldi, sefa getirdi...