Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Avrupa'nın gözyaşları

Düşünün (çıldırmadan düşünebilirseniz). On yaşında bir çocuksunuz. Küçücük odaya bir sürü üniformalı zorba dolmuş. Arkanızdaki biri sizi kollarınızdan sımsıkı kavramış; kımıldayamıyorsunuz.
Bir iki metre önünüzde annenizle ablanız yere yatırılmış, giysileri boğazlarına kadar sıyrılmış; ırzlarına geçiliyor. Çığlıklara dayanamayınca avaz avaz sövüyorsunuz. Adamlardan biri tüfeğinin namlusuyla karnınızı dürterek hırlıyor:
"Sus ulan! Sana da sokarım bunu."
Hepsi gülüyorlar kahkahalarla. Anneniz iki çığlık arasında size yalvarıyor:
"Sus yavrum. Sus."
Susuyorsunuz. Ama içinizdeki feryat ömür boyu sürecek.
Adi suç değil olay. Devlet emriyle, sistemli biçimde ve çok yerde yapılıyor. Evlerde, otel odalarında, barakalarda, kışlalarda, spor salonlarında.

* * *

Düşünün. Bu sefer kendinizi o üniformalı alçaklardan birinin yerine koyarak (koyabilirseniz). Bir yamaçtasınız. Toprak yola dizili kamyonlardan elleri bağlı tutsaklar indirilip hendeklere yüzükoyun yatırılıyor yan yana.
Biri önünüzden geçerken göz göze geliyorsunuz. Çocuk denecek yaşta. Küçük kardeşinize benziyor. O şirin oğlanla oynarken hendeklerden nasıl atladığınızı hatırlıyorsunuz bir an için. Bebekken annenizin onu emzirişi, bir gün sizin de biberonla ağzına süt verişiniz gözünüzün önünden geçiveriyor.
Bu oğlan da kim bilir nasıl yetiştirildi? Sevenleriyle neler yaşadı, neler yaşayacak?
"Operasyonun komutanı" ablak suratlı şişkonun öfkeli sesi duyuluyor:
"Sallanmayın! Çabuk!"
Önünüzdeki çocuk da öteki tutsakların yanına yatırılıyor. Hendek yolun dönemecine kadar öyle yüzükoyun sıralanmış insanlarla dolu. "Hadi!" emriyle arkadaşlarınız onları enselerinden kurşunlamaya başlıyor. Siz de namluyu şirin oğlanın başına doğrultuyorsunuz. Kafası güzel, tostoparlak. Saçları pırıl pırıl. Parmağınız tetikte. Çekmek gelmiyor içinizden.
"Ne bekliyorsun lan? Tek canlı Müslüman kalmayacak demedim mi?"
Emir büyük yerden. Kahraman lider Ratko Mladiç gözünü size dikmiş. Çekiyorsunuz tetiği. Çocuğun kafatasındaki delikten fışkıran al kan hendeğe sızıyor. Ama çamurlaşan toprak kırmızı değil. Domuz pisliği renginde.

* * *

Srebrenitsa'da 8 bin küsur kere tekrarlanan o olay da devlet politikasından, yani hesabı kitabı yapılıp taammüden alınan resmi kararlardan kaynaklanıyordu.
Erdal Şafak izlediği anma töreninden sonra hayatının değişmiş olduğunu söylüyor. Anlıyorum. Öyle şeyler yaşanırken ben oralarda bulundum, acıları çekenlerin ağzından yüzlerce korkunç ve iğrenç anı dinledim. Hayatım değişti.
Törene Sırbistan Cumhurbaşkanı da katılmış, gözleri yaşarmış. Çok güzel.
Obama yolladığı mesajda "Katliamın sorumlusu Mladiç cezalandırılmalıdır" demiş. Çok güzel.
İngiltere Başbakanı da mesajında olayın "Avrupa'yı utandıran bir suç" olduğunu belirtmiş. Çok güzel.
(Suç yalnız Sırpların değil. Kurbanlar Avrupalıların sözüne inanmış, silah bırakıp Hollanda birliğinin koruduğu "güvenli" bölgede toplanmışlardı. Hollanda askerleri onları silahlı Sırp faşistlerine teslim edip sıvıştılar.)
Fransa Dışişleri Bakanı törene katılıp bütün katliam suçlularının hesap vermesi gerektiğini vurgulamış. Çok güzel.
Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi ile Genişleme ve Komşuluk Politikası Sorumlusu ortak açıklama yayımlayıp korkunç suçların birlik tarafından savunulan değerleri lekelediğini ileri sürmüşler. Çok güzel.
Hepsi tamam da... Aynı Avrupa Birliği Mladiç hayvanı yakalanıp adalete teslim edilmeden Sırbistan'ın üyeliğinin söz konusu olamayacağını tekrar tekrar karara bağlamışken, şu haberi nereye koyacağız?
"Sırpların eski komutanı Ratko Mladiç'in yakalanmamış olmasına rağmen, Lüksemburg'da toplanan Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları Sırbistan ile İstikrar ve İşbirliği Anlaşmasının onay sürecini başlatarak o ülkenin üyeliği yolundaki önemli engeli kaldırdılar."
Aman ne iyi etmişler! İstikrar kalesi, insan hakları şampiyonu, demokrasi bekçisi Avrupa'ya daha
gerçekçi gözle bakmamıza da katkısı olur belki.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA