Partisinde adı 'yolsuzluk kralı'na çıkmış belediye başkanları ile rüşvetle köşeyi dönmüş birçok Meclis üyesi var.
Hatta yolsuzluğu kanıtlanmış ancak her ne hikmetse yırtan milletvekili bile var.
Örnek mi?
İşte Adana Milletvekili Turgay Develi…
(Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2002/546 E., 2004/414 K. sayılı, 08.12.2004 tarihli kararı ile Turgay Develi'nin hakkında 'nitelikli dolandırıcılığa tam teşebbüste bulunmak' suçundan açılan kamu davasında, 2 ay 20 gün ağır hapis cezası, 24 bin 233 TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Sonra bu karar Yargıtay tarafından -Develi hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğinden değil de- 'sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceğinden' bozulmuştur.)
CHP Adana Milletvekili Turgay Develi'nin hakkındaki dava, esastan değil zaman aşımına uğraması sebebiyle düşmüştür.
Gördüğünüz gibi somut kanıtlarla suçüstü yapılmış 'kirli' kişilerin cirit attığı bir parti olmuş CHP.
İstanbul Eyüp Belediyesi'nin CHP'li Meclis Üyesi Hüsnü Bilgin de bunlardan biridir.
Bilgin'in, İstanbul Kemerburgaz'da bir plan tadilatına itirazını geri çekme karşılığında 10 bini peşin gerisi 4 taksitte toplam 50 bin TL rüşvet aldığı daha dün belgelendi.
Bilgin'in partiden atılması gerçeği değiştirmiyor, aksine tescil ediyor.
CHP'li bazı Büyükşehir belediyelerinde yaşanan yolsuzluklar da rezalet boyutunu çoktan aştı.
Gürsel Tekin'in 2 yıllık hapis cezasının Yargıtay'da beklediğini tekrar yazmaya lüzum görmedim.
Tefecilik yapan mebusları ise saymadım bile...
Yani örnek çok...

Durum böyle olunca Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun malı mülkü hakkında da kuşkularımız oluştu.
Belki yersizdi bunlar ama şüphelerimizin aydınlanmasında yarar gördük.
Sorular sorduk.
Aylar geçti, bir cevap alamadık.
Sorularımız hala güncel.
Mesela:
"Kemal Bey, 150 binlik evini mal beyanında neden 15 bin lira gösterdi?"
"Bir memur maaşıyla o kadar evi nasıl aldı?"
"Ya milyon dolarlık tablolara verecek parayı nereden buldu?"
Bunlara cevap istedik.
Çünkü Sayın Kılıçdaroğlu bir zamanlar katrilyonluk bütçeli SSK'nın genel müdürüydü.
O dönem SSK'da büyük yolsuzluklar yapıldığı herkesin malumu.
İster istemez insanın içinde kuşku doğuyor.
Abant Toplantısı'nda CHP Mersin Milletvekili İsa Gök'ün dillendirdiği önemli iddialara da cevap vermedi CHP'nin sayın lideri…
"Van'daki toplantıyı partililerden niye gizlediniz?"
"Van buluşmasında neler konuştunuz?"
"PKK'ya ne gibi tavizler verdiniz?"
Bunlar da güncel sorular...
Ama aynı Kemal Bey, grubunda kameralara karşı elindeki mavi bir dosyayı pervasızca sallayarak, "Köstebek Beşir Atalay'dır" diyebildi.
Sanki bir hakimdi.
Biz onu, daha önce 'fos' çıkan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ile ilgili ÖSYM'de "torpil mesajı" iddiasından iyi tanıyoruz.
Sayın Yazıcı, CHP liderinin peşini bırakmayacak. 30 bin liralık manevi tazminat davası devam ediyor.
Bu ve benzeri altı boş iddialar, CHP liderine olan güveni ciddi şekilde sarstı.
Eminim Beşir Atalay ile ilgili iddialar da boş çıkacak.
İş sonunda Ahmet Altan'ın dediğine gelecek:
O 'müfteri' olacak, AK Parti de rakipsiz parti...