Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FERHAT ÜNLÜ

Kâbe İsyanı’nı bastıran Fransız timi

Bugünlerde Hac seyahatleri nedeniyle senenin en yoğun günlerini yaşayan Müslümanların kıblesi Kâbe, El Kaide ve DEAŞ'ın tarih sahnesine çıkışından çok önce büyük bir terör olayıyla sarsılmıştı.
Kâbe Baskını olayı, El Kaide ve DEAŞ'ın atalarının ortaya çıkış koşullarını göstermesi bakımından önemlidir. Kâbe, 20 Kasım 1979 tarihinde Suudi rejimine karşıt olan 500 kişilik silahlı terörist bir grup tarafından basılmıştır.
Günün sonunda -yakalanıp idam edilenler hariç- 384 kişinin öldüğü bir olaydır bu. Baskın grubunun liderinin ismi, Cuheyman el Uteybi idi. Neced'de El Kasım bölgesinin önde gelen kabilesi Uteybe'lerdendi. Tam adı Cuheyman ibn Muhammed ibn Seyf el Uteybi'dir.
O sabah, Kâbe'de toplanmış 50 binden fazla Müslüman, sabah namazını kılmaya hazırlanıyordu. Baskıncıların Kâbe'deki ses sistemini ele geçirmelerinden hemen sonra, liderleri mikrofonun başına geçti ve Suudi rejimini şeriatı terk etmekle suçlayarak Mehdi'nin geldiğini ilan etti!
Uteybe, yanında bulunan kayınbiraderi Muhammed el Kâhtânî'yi 'Mehdî' olarak tanıtıp, ona biat edilmesini istedi. Bu arada baskın, önceden başlamış ve Kâbe'nin altındaki yüzlerce metrelik dehlizlere gizlice silah ve mühimmat yerleştirilmişti. Bu arada elbette 'Zemzem Kuyusu' da zapt edilmişti.

TÜRKLERİ DEĞİL, FRANSIZLARI ÇAĞIRDILAR
Suudiler; teröristlerle baş edemeyince Türkiye'den veya bir başka Müslüman ülkeden değil de nedense Fransızlardan yardım istedi. Fransızlardan yardım istenmesi ise şöyle bir paradoksa yol açtı:
Malum, gayrimüslimlerin Kâbe'ye girmesi yasaktır. Bu paradoks, Fransız anti- terör timinin, Mekke Kadısı'nın verdiği fetva ile Kelime-i Şehadet getirerek 'Müslüman' olması üzerine aşıldı!
Rus Gazeteci Yaroslav Trofimov Mekke Kuşatması adlı kitabında ABD'li yetkililerin olaya nasıl müdahil olduklarını ayrıntılı biçimde anlatır. Olayın daha başka enteresan yönleri de vardır: O zamanlar Kâbe'de yapılan tadilat çalışmalarını, adını 11 Eylül 2001'den sonra tüm dünyanın duyacağı bir aile bir şirketi üstlenmişti: Bin Ladin Grup... Tadilatı, Usame'nin ailesinin yönettiği Bin Ladin İnşaat Şirketi yapıyordu. Buyur burdan yak!

KRALİYET ALAYINDA KOMUTANLIK YAPMIŞTI
Baskıncıların lideri Cuheyman el- Uteybi, 1955-1973 yılları arasında tam 18 sene Suudi Arabistan Kraliyet Muhafız Alayı'nda komutanlık yapmıştı. Daha sonra ordudan ayrılmış ve yazdığı yazılarla etrafında küçük bir topluluk oluşturmayı başarmıştı.
Kız kardeşi ile evleneceği Muhammed bin Abdullah el-Kâhtani ile de bu yıllarda tanışmıştı. Senaryo hazırdı: Cuheyman el-Uteybi, baskın sırasında kayınbiraderi Muhammed el-Kahtani'yi Mehdi ilan edecek, sonra da ikisi Suud hanedanını tekfir ve tasfiye edip iktidara yerleşecekti.
Bu yüzden Kâbe Baskını'nın organize ettiler. Zemzem Kuyusu da zaptedilmişti. Zemzem Kuyusu, Mescidü'l-Haram'da Hacerülesvedin tam karşısında Kâbe'ye yalnızca 19 metre uzaklıkta yer alan bir kuyudur.
Kâbe ve Kuyu, terör baskınının olduğu gün tadilatta idi. Kâbe'deki tadilat, işgalcilerin işine yaradığı gibi Fransız anti-terör timinin de işine yaradı. Fransız timi, o günlerde Mekke'de yenilenen su şebekelerinin planlarını değiştirdi.
Boruları Kâbe'ye ve Harem'i Şerif'in altındaki dehlizlere uzatıp içeriye tonlarca metreküp su bastı. Böylelikle teröristlerin büyük kısmı boğularak öldü. Ancak sivil kayıplar da oldu.

VAHHABİ İDEOLOJİSİNİN DÂHİLİ KAVGASI
Bir başka deyişle şehir su şebekesinden borular vasıtasıyla Mescid-i Haram'ın altındaki labirente tonlarca su sıkıldı, ardından bu suya elektrik verildi. Toplamda dışarıda 127, içeride 117 kişi öldü. Sonrasında da 140 kişi idam edilir. Sağ olarak ele geçirilen Uteybi ve beraberindekiler, yine bir fetva ile sekiz ayrı şehirde önce kolları, sonra bacakları ve nihayet başları kesilerek infaz edilir. Böylece Kâbe İsyanı kanlı bir şekilde bastırılır. Ve hikâyemiz burada biter.
Bir cümleyle toparlayayım: Vahhabi ideolojisinin kendi içinde güç, iktidar savaşına girdiği Kâbe'deki Zemzem Kuyusu olayı, bu tür terörün prototipi olduğu için önem arz eder.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA