Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FERHAT ÜNLÜ

Fırat’ın doğusuna Dicle Kalkanı

Yakın bir maziye kadar 'Fırat'ın doğusu' denilince nehrin Türkiye sınırları içinde kalan kısmının doğusundaki yerler anlaşılırdı. Fırat'ın Doğusu, özellikle darbe dönemleri başta olmak üzere devletin halkla bağının koptuğu zaman dilimlerinde ihmal edilmiş, ötekileştirilmiş bir coğrafyanın ve halk kesiminin mağduriyetini anlatmak üzere kullanılan bir metafordu.
Bugün ise 'Fırat'ın doğusu' denilince Anadolu coğrafyasına tehdit arz eden Türkiye sınırları dışında örgütlenmiş bir terör örgütünün varlığını sürdürdüğü yer anlaşılıyor.
Bu bakış değişikliğinin iki sebebi var.
Birincisi Türkiye, Kürt meselesi denilen meseleyi sosyo-kültürel ve siyasi olarak çözdü. Bu yüzden Fırat'ın Türkiye sınırları içindeki doğusu bir ötekiliği ifade etmiyor artık.
İkincisi Türkiye -15 Temmuz'dan sonraki Fırat Kalkanı Harekâtı'nı milat kabul edersek- Ağustos 2016'dan bu yana terör tehdidini öncelikle sınır ötesinde karşılama ve bertaraf etme stratejisini uyguluyor. Dolayısıyla bizim için 'Fırat'ın Doğusu' artık Suriye'nin kuzeydoğusunda ABD tarafından eğitilmiş ve donatılmış bir örgütün terör üssü anlamına geliyor ve askeri anlamda bir hedef.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın 12 Aralık'ta Savunma Sanayii Zirvesi'nde yaptığı "Fırat'ın doğusuna operasyona birkaç gün içinde başlayacağız.
Hedefimiz asla Amerikan askerleri değil, bölgede faaliyet gösteren terör unsurlarıdır" açıklaması dünya basınında geniş yankı uyandırdı. Açıklamanın etki yaratması sürpriz değil. Zira Türkiye'nin, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve hatta İdlib'in silahsızlandırılması projelerinde görüldüğü gibi Suriye sahasında dediğini yapan bir ülke olduğunu tüm dünya deneyimle biliyor.
Cumhurbaşkanı'nın, açıklamayı yerli ve milli imkânlarla yapılan genel maksat helikopteri 'Gökbey'in de tanıtıldığı bir zirvede yapması da elbette bilinçli bir seçim ve dünyaya "Kendi göbeğimizi kestik, kesmeye devam edeceğiz" mesajı verme amacını taşıyor.
Bu açıklamanın ardından 170 kilometre derinlikte bulunan Mahmur'daki Karacak Dağı'na ve Sincar'daki hedeflere hava akınları düzenlendi.
Terör ve güvenlik uzmanı Abdullah Ağar'ın verdiği bilgiye göre İHA/ SİHA, tanker uçaklar ve yirmiden fazla savaş uçağının kullanıldığı, otuzdan fazla hedefin imha edildiği operasyonun ana hedefi PYD/PKK'nın Suriye'deki varlığını destekleyen Irak'taki silah yükünü ve terörist unsurları, yani ikmal kaynaklarını düğüm noktasında imha etmek.
Ağar, Mahmur'a yönelik operasyonun Cumhuriyet tarihinde ilk kez bu kadar derine inilmesi anlamına geldiği bilgisini de veriyor. Bu harekâtın hemen ardından PYD/ YPG unsurları Fırat Kalkanı bölgesinde Rai, Azez ve El Bab'da bombalı araç saldırılarında bulundu.
Zeytin Dalı bölgesinde ise YPG ile ÖSO arasında yer yer çatışmalar yaşandı.
Tel Rıfat'ta YPG, güdümlü tanksavar ve havan saldırıları düzenledi.
Belli ki telaşla düzenlenen bu saldırılar, harekâtın, garantisi olmayan bir ABD desteğiyle hareket eden örgütte ciddi kaygılara yol açtığını gösteriyor.
Türkiye sınırları içinde göz açtırılmayan PKK'nın, sınır ötesinde de köşeye sıkıştırılması örgütü risksiz, maliyetsiz terör saldırılarına yöneltiyor. 18 Kasım'da bu köşede yayınlanan 'Mahmur Kampı'nın 5N1K'sı' başlıklı yazıda anlattığımız 'patlayıcı yüklü drone'larla saldırı taktiği bunlardan en göze çarpanı.
18 Kasım'daki yazıda Türkiye'nin, Mahmur'un bir terör yuvası olarak faaliyetlerine devam etmesine izin vermeyeceğini belirtmiştik.
Mahmur'daki Karacak Dağı'na düzenlenen hava harekâtı bunun kanıtı. Bu harekâtın Aynel Arap, Tel Abyad, Resul Ayn gibi kritik bölgelerde noktasal operasyonlarla devam edeceği ve 'kara' aşamasında da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, özel kuvvetler ve ÖSO milisleriyle birlikte yapılacak operasyonlardan sonra tüm kara unsurlarıyla devreye gireceği sanılıyor.
30 Nisan 2017'de yine bu köşede yayınlanan yazıda Irak-Suriye sınırındaki Sincar'a yapılacak operasyon için 'Dicle Kalkanı' ismi önerilmişti.
Bakalım operasyonun adı ne olacak?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA