Pazartesi günkü 'sağlıkgüzellik- diyet' köşemde çok önemli bir ismi, Prof. Dr. Taner Damcı'yı konuk etmiş, 'mindfulness' akımı üzerine konuşmuştum. Okumayanlar için özetle neydi 'mindfulness'; meditasyonlar eşliğinde şimdide yani 'an'da kalarak bedensel ve zihinsel sağlığımızı koruma, iş verimliliğimizi artırma yöntemiydi.
Hadisenin şişmanlıkla ilgili bölümüne devam ediyorum.
Şimdi ben çevremde iki tip insan görüyorum; İlki; diyetle kafayı bozmuşlar, sürekli diyette olanlar ve bir türlü huzur içinde istedikleri kiloda kalmayı başaramayanlar. Diyeti, beden imge sorunlarını hayatlarının merkezine oturtup acı çekenler.
İkincisi ise "Yahu ben bu işle uğraşamam, başlarım diyetine, şişmanım, mutluyum, ne yapayım olmuyorsa ben de uğraşmam" diyerek pes edenler.
İyi de bu diyet listeleri niçin bize acı çektiriyor, niçin uzun vadede sürdürülemiyor ve niçin diyetleri bırakınca fazlasıyla kiloları geri alıp bu çemberin içinden çıkamıyoruz?
Meraklısı için Prof Dr. Taner Damcı cevaplıyor: "Çünkü insan özgür bir varlık, yemek de en büyük keyfimiz. Eğer yediklerinizi kısıtlarsanız bir süre sonra kendinizi hapishanede hissedersiniz ve sürdüremezsiniz. Her defasında başladığınız noktaya dönersiniz. Karbonhidrat az alınan diyetler var mesela, iyi de biyolojik varlıklarız ve içimizde deli gibi karbonhidrat isteyen moleküller var. Basit şekerden uzak durmak çok önemli ancak kompleks karbonhidratlar mutlaka alınmalı.
Az karbonhidrat alımı sizi stresli, sinirli, mutsuz yapar. Sağlıklı gıdamızın yüzde 50'si karbonhidratlardan, yüzde 15'i proteinlerden, 20- 30'u da yağdan gelmelidir. İdeal kombinasyon budur.
Zaten biz bu zihnimizdeki yanlış öğrendiklerimizi, paradigmaları ve dayatmaları bırakırsak bedenimiz bizi buna yönlendirecektir. Beden neye ihtiyacı olduğunu bilir. Sen bedenine karşı gelirsen, başarısız olman kaçınılmazdır."
Bu cevaptan sonra yıllar önce Hıncalım'la yaptığım bir konuşmayı hatırlıyorum. Biz mucize diyetleri kovalarken bana aynen şunu söylemişti; "Kızım diyetler işe yaramaz. Vücudunu dinleyeceksin, ne istiyorsa onu yiyeceksin, her şeyden yiyeceksin, azar azar yiyeceksin."
Hadi bakalım yine geldim mi Hıncalım'ın lafına.