Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AYŞE ÖZYILMAZEL

Obsesif kişinin susuzlukla imtihanı

Heyecanla pazar yazımı yazmak için bilgisayarın başına oturmuş olmak isterdim ancak ne mümkün. Sular kesik. Bir saattir, iki saattir değil, dün geceden beri.
Sabah şöyle şakır şakır yıkanamadım. Bulaşıklar ortada kaldı. Bardaklar çalkalanamadı. Köpeğim Mini'yi gezdirdikten sonra ayaklarını yıkayamadım. En doğal hakkım sandığım su, gitti elimden. Merhaba küresel ısınma, merhaba başımıza geleceklerin demosu nasılsın?

Hayattan kesiliyoruz

On dakikada bir banyoya, mutfağa gidip musluğu açıyorum yok! Homurdanır gibi sesler çıkarıyor, akmıyor.
Şimdi suların kesik olmasıyla yazımın kaçan heyecanı arasında ne gibi bir bağlantı olabilir diye düşünebilirsiniz.
Ve fakat içine düştüğüm durumun sıkıntısını ancak temizlik hastaları, obsesif kişilikler anlar.
Dün de elektrikler kesikti mesela. Telefonumun şarjı biter mi endişesi dışında pek bir sorunum olmadı, olmadı da sürekli oramız buramız kesiliyor, insan da hayattan kesiliyor yani.
Hiçbir şey kesilmezse sevdiğiniz insanlarla diyaloğunuz kesiliyor, yanlış anlamalardan ilişkilerimiz kesiliyor, bugün çok seviyor yarın sevmiyor taak! kesiliyor, zırt pırt internet kesiliyor, 3G çekmiyor, bünye tweetten kesiliyor, sağlam sandığımız ipler makasla kesiliyor, ertesi gün yenilere kırmızı kurdeleler kesiliyor.
Neyse dedim ya kafamda 'ya sular bugün de gelmezse' konulu binbir senaryo dönüp dururken şöyle ilham verici, neşeli, aşk dolu, coşturucu, dalgacı bir yazı patlatamıyorum tabii.

Takıntınız ne?

Hani genel ihtiyaçları, banyoyu falan geçtim bulaşıkları sudan geçiremeden makineye dizeceğim gerginliği ile yemek yememe noktasına geldim sevgili okurlar.
Tabii istediğim arınmışlık seviyesinde olamayınca evden de çıkamıyorum. Eve arkadaşlarımı da çağıramıyorum. Böyle kendi susuzluğumda tıkandım kaldım.
Peki ben ne zaman bu kadar takıntılı oldum?
Şimdi mesela benim bu halim komik geliyor ya bazılarına. Ee, diyelim köpekten korkanlar da bana komik geliyor.
Uzun yazının kısası; her takıntının altında bir kırıntı olsa gerek. Geçmişten, korkudan, endişeden, gözyaşından... Sizin takıntınız, korkunuz, el ayak bağlayanınız ne?
Hadi ben birkaç damacana su ısmarlamaya gidiyorum.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA