Dış ilişkilerdeki barışçıl yaklaşım ve denge politikasının olumlu sonuçları hızla görülmeye başlanıyor. Sorunlu ülkelerle temaslar Türkiye'ye yeni yatırımlar olarak dönecek gibi görünüyor. Özellikle AB ve ABD'den yaptırım kartını gören Rusya'dan Türkiye'ye para girişlerinin olduğunu izliyoruz. Rusya'nın AB ile enerji anlaşmalarında rubleyi şart koşması yerel parayla ticareti de güçlendirecek gibi görünüyor. Ekonomi yönetiminin TL-ruble kullanımıyla ticaretin artması için çalışmaları hızlandırdığı belirtiliyor. Bunun önündeki en önemli sıkıntı rublenin dalgalı bir seyir izlemesi... Özellikle ihracatçının talebiyle Ankara'da bu konuda çalışmaların hızlandığı belirtiliyor.
Sadece bu değil tabii öğrendiğim kadarıyla MB yeni swap anlaşmaları için de hazırlıklarını sürdürüyor. Azerbaycan, G.Kore ve Japonya ile temaslar devam ediyor. TCMB'nin Çin ile 6 milyar dolar, Katar ile de 15 milyar dolar, BAE ile 5 milyar ve Güney Kore ile 2 milyar dolar olmak üzere toplam 28 milyar dolara ulaşan swap anlaşması bulunuyor. Yaz aylarında yeni anlaşma haberlerini de art arda duyabiliriz.
MISIR'A TİCARET HEYETİ GİDİYOR
Türkiye pandemide tabiri caizse dükkanı kapatmayınca yani işler durdurmayınca, verilen siparişleri zamanında teslim edip güveni arttırınca ihracatta da rekorlar art arda geldi. Bu tabloya -maalesef hala devam eden- Rusya- Ukrayna savaşındaki barışçıl yaklaşımı da eklenince ticaret için gözde ülkelerin başında gelenlerden oldu. Ekonomideki bu tablo diplomasiyle buluşunca pek çok ülke ile buzlar eridi. ABD, BAE, Suudi Arabistan, İsrail gibi ülkelerle hem diplomatik temaslar arttı hem de ticaret adımları hızlandı. Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle ile sohbetimizde öğrendim. Mayıs'ta Mısır'a da ticaret heyeti gidecek.
Gülle diyor ki "ABD ve İsrail ile temaslardan sonra süreç bizi daha fazla sahada olmaya yönlendiriyor. İnşallah mayıs ayında yine böyle bir ticareti Mısır'a gerçekleştireceğiz ardından da ABD'ye gideceğiz. Siyasetin getirdiği olumlu hava sorunların da çözülmesine büyük etki ediyor. Stratejik ülke tanımlamasının altını doldurmak için en önemli başarı göstergesi ihracat. ABD şu anda Almanya'dan sonra ikinci en önemli ihracat pazarı oldu. Son dönemlerdeki temaslarla birlikte belki de yıl sonunda birinci pazar konumuna da yükselebilir."
Görünen o ki önümüzdeki dönemde ticari ilişkiler diplomasiye yön verecek.
İSRAİL İLE KRİTİK MÜZAKERE
Son dönemde art arda artan diplomatik ilişkiler ekonomiye de farklı bir fırsat penceresi açıyor. Örneğin Başkan Erdoğan ile İsrail Cumhurbaşkanı Herzog görüşmesi sonrası yeniden gündeme gelen İsrail doğalgazının Türkiye üzerinden Avrupa taşınması projesinde temaslar sürüyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile konuşan A Para Ankara Haber Müdürü Murat Ovucu önemli bir haber geçti. Enerji Bakanı Dönmez, Mayıs ayında İsrail'e ziyaret gerçekleştireceğini ve bu konunun müzakere edileceğini söyledi. Bakana göre geçmişte yapılan müzakerelerin üzerine de devam edilebilir. Doğu Akdeniz'deki gazın taşınabilmesi için deniz altından 450 kilometre boru hattı döşenmesi gerektiği söyleyen Dönmez, "Bu işler karşılıklı hak ve menfaatler uyarsa olacak işler. Uymazsa olmaz. Bu küçük bir proje değil. Projelendirme, mühendislik çalışmaları, çevre izinler vs. baktığınızda en az zaten bir yıl tüketir. İnşaatın yapımı vs. hızlı yapılsa bile 2-3 yılı bulur " dedi.