Siyasetin rekabet içinde yapılmadığının en önemli göstergesi, ana muhalefet partisi CHP'nin, AK Parti'yi rakip değil "düşman" görmesidir.
Bu eski CHP'nin kodlarında da var. Onlar için DP'den AP'ye, Anavatan'dan Refah'a bütün sağ iktidarlar, "gerici" ve "karşı devrimci"dir. MHP ile ittifak yaptıklarında ise topyekûn "faşist" olmaları kaçınılmaz. Ama aynı şeyi kendileri yapsa, o nitelemelerin hiçbiri akıllarına gelmez. Kılıçdaroğlu CHP'si bunu çok daha vahim bir noktaya taşıdı. Öyle ki, dün "Madımak katili" diye suçladıkları yüzde 1'lik Temel Karamollaoğlu'nu "bilge adam", 20 yıldır her seçimi kazanan, askeri ve sivil vesayeti sonlandıran, konuşulmayan başörtüsü, Kürt ve Alevi meselesini sorun olmaktan çıkaran, Türkiye'yi izlediği "bağımsız" siyasetle küresel aktör yapan ve yüzde 50'yi aşkın oy alan Başkan Erdoğan'ı "düşman" ilan edebiliyor...
O düşman ilan edilirken, ülkeye düşmanlık yapan FETÖ ve PKK'ya ise kalkan olunuyor.
Bu muhalefetin aklı öyle körleşmiş ki iktidar ne yaparsa yapsın karşı çıkıyor.
Dış politikadaki şu tabloya bakın; dünya Madrid'deki NATO toplantısını, Tahran'daki üçlü zirveyi, Ukrayna- Rusya Savaşı'na rağmen dünyaya nefes aldıran "tahıl koridorunu" konuşurken, Kılıçdaroğlu ve kendisine benzettiği 6'lı masadaki ortakları bunu görmüyor bile.
Aynı şey iç politikada da yapılıyor. Bırakın büyük siyasi açılımları, muhalefet küçük ve insani adımlara bile sıcak bakmıyor. Adeta iyi şeyler olsun istemiyor. Mesela son birkaç yıldır Anadolu Alevi mirasını tanıtmak, Alevi vatandaşların sorunlarına çözüm üretmek için İçişleri Bakanlığı ile Turizm ve Kültür Bakanlığı koordinesinde, "Milli Birlik ve Beraberlik Çalışması" adıyla bir proje yürütülüyor. İşin başında da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Danışmanı Prof. Dr. Ali Arif Özzeybek var. Özzeybek, ekibiyle birlikte Anadolu'daki bütün cemevlerini dolaşıyor, ihtiyaçları tespit edip sonra da tek tek yerine getiriyor.
İhtiyaç denilince de aklınıza ne gelirse var. Cemevlerinin bina, tadilat, arsa ihtiyacı, ısınma, kütüphane, jeneratör, ses sistemi, çevre düzenlemesi, köylere su getirilmesi, yeni yol yapılması gibi onlarca hizmet veriliyor.
Danışman Özzeybek şu rakamları veriyor: "Bu çalışma kapsamında 58 ildeki 1585 cemevinin ihtiyaçlarına ve sorunlarına yönelik 8 bin 741 talep toplandı. Yapılan çalışmalarla 20 Temmuz 2022 tarihi itibarıyla taleplerin yüzde 63'ü karşılandı."
Önümüzdeki günlerde yani Muharrem ayı içinde de yeni adımlar atılıyor; TRT ve TRT Radyo'da Kerbela aşkına 3 program hazırlanacak, Nevşehir Hacıbektaş'ta 400 genç, 4 günlük Gençlik Kampı'na alınacak ve 300 dede de Kerbela'ya götürülecek.
Yıllar yılı devlet bu hizmetleri yapmıyor diye eleştirildi. Şimdi devlet bunları yapıyor ama muhalefet yine eleştiriyor. Hatta önce HDP'li Ali Kenanoğlu, sonra da CHP'li Yıldırım Kaya bu çalışmaları Meclis'e bile taşıdı.
Acı ama gerçek, CHP'li Kaya, yalan olduğu aşikâr şu soruyu da sordu: "Alevi vatandaşları tedirgin eden bu çalışmalar etik mi?" Akıl alır gibi değil.
HDP'li Kenanoğlu da ondan geri kalmayarak çalışmaların talimatını 2018'de veren Başkan Erdoğan'a İçişleri Bakanı'nı şikâyet etti:
"İçişleri Bakanı daha önceki hükümetlerin yaptığı çalışmaları, kendinden önceki dönemi yok mu saymaktadır?"
Ne alaka diyebilirsiniz ama cemevlerine yapılan son alçak saldırıdan bile siyaset devşirmeye çalışan bir muhalefet, aynı cemevlerine yapılan hizmeti tabii ki görmez, görmek istemez.
