Geçmişte dolaylı da olsa bazı ipuçları vardı ama ilk kez bir uyuşturucu operasyonunda daha somut bir FETÖ-Mafya izine rastlandı. Ancak FETÖ şebekesinin kirli yanı sadece mafyayla ilişkisi değil, ticari her olayda o kirliliği görmek mümkün. Bunlar da yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
İşte onlardan biri de son dönemde ABD'deki FETÖ'cüler arasında patlak veren "dolandırıcılık" olayıydı.
Olayı kendi internet sitesinde yazan FETÖ firarisi gazeteci Ahmet Dönmez'di. Dönmez'e göre, 15 Temmuz darbesi sonrası ABD'ye kaçan esnaflar için cemaatin yani FETÖ'nün üst düzey yöneticilerinin ortak olduğu Star Chain isimli bir şirket kurulmuştu. Türkiye'den gelen her esnaftan 200 bin dolar toplanarak kurulan şirketin foyası, bir süre sonra ortaya çıkınca mahkemelik olacak ve iflası istenecekti.
Firari Dönmez, bundan sonrasını şöyle anlatıyor:
"Star Chain isimli şirket, büyük kavgalar sonucunda iflas etti. Böylece, onlarca Türk esnafın yatırdığı milyonlarca dolar batmış oldu. Batan para toplamda 5 milyon doların üzerinde. Bir o kadar da mahkeme ve avukat masrafı yapıldı" "Şirketin ortakları, cemaatin üst düzey imamlarıydı" diyen Dönmez sürecin nasıl işlediğini de şu sözlerle anlatıyordu:
"Bu şirketin sahibi olarak Erdem Aydın görünüyordu. Restoran ve fast food markaları ile franchise sözleşmeleri yapacaktı. Başta cemaatin Güneydoğu Amerika sorumlusu Tahsin Gül (Ahmet Çiçek) olmak üzere cemaatin Atlanta'daki üst düzey isimleri, esnafları bu şirkete yönlendiriyordu. Mesela cemaatin Atlanta'daki işadamları derneğinin başında bulunan Ömer Casurluk da Tahsin Gül gibi, kendisine gelen her esnafı bu şirkete yönlendirdi. Birçok esnaf için oldukça cazip bir yatırım imkânı olarak görünüyordu. Onlarca esnaf bu şirkete para yatırarak ortaklık kurdu. En son 34 yatırımcı, 50'nin üzerinde restorana ortaktı."
Peki halka kendilerini ahlak abidesi olarak sunan FETÖ'cüler, ülkesini bırakıp ABD'ye giden insanları nasıl dolandırmıştı?
Mahkemeye yansıyan bilgilere göre FETÖ'cülerin her biri birer Parsadan olup çıkmıştı. Yöntem klasik dolandırıcılık yöntemiydi.
Dönmez'in verdiği bilgiye göre restoranın fiyatı 400 bin dolarsa bunun yarısını yatırımcı esnaf ödüyor, geri kalan yarısını da ana şirket, yani Star Chain ödüyordu. Şirket yönetimi ayrıca restoranları işlettiği için belli bir işletme parası da alıyordu. Yani restoranın ücreti normalde 200 bin dolar iken Türkiye'den gelen yatırımcı esnafa 400 bin deniyor, "Biz 200 bin dolarını ödedik, sen de geri kalanını ver, yüzde elli-elli ortak olalım" deniyordu. Anlayacağınız FETÖ'nün üst düzey yöneticileri işletmeye hiç para ödemeden ortak oluyorlardı.
İşin belki de en çarpıcı yanı bu gerçekler ortaya çıktıktan sonra FETÖ Elebaşı Gülen'in ve diğer yöneticilerin vurdumduymazlıklarıydı. Firari FETÖ'cü Dönmez, özellikle bu duyarsızlığa dikkat çekiyordu:
"İşin ucunda cemaatin bölgedeki en tepe ismi olunca mağdur esnaflar olayı cemaatin yukarı kadrolarına taşıyıp şikayetçi olmak istedi. Tartışmalar, Pensilvanya'da Fetullah Gülen'in ikamet ettiği kampa kadar yansıdı. Fakat kime gitseler kapılar bir bir kapandı. Bir el sorumluları koruyordu..."
FETÖ gerçeğini ve şebekesinin nasıl oluştuğunu iyi bilenler bu işin sadece buzdağının görünen yüzü olduğunu söylüyor. Daha neler, ne kirli ilişkiler çıkacak göreceğiz.