Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

MHP kongresi ve 'son oyun'

MHP eninde sonunda kongreye gidecek, görünen bu. Muhalefetin çok yönlü sıkıştırması, Ümit Özdağ'ın istifası, yönetimin imzacı il ve ilçe yönetimlerini görevden alması alarm zillerinin çaldığının işareti.
Yaklaşık 20 yıldır MHP'yi "makul" çizgide tutan Bahçeli neden kongreye gitmemekte bu kadar direniyor anlaşılır gibi değil. Bahçeli, son dönem "hayırcı" siyasetiyle bir hayal kırıklığı yaşattı ama şu gerçeği de görmek lazım. Etnik terörün yükseltilmek istendiği son 20 yılda Bahçeli, MHP'yi sokaklara çıkartmayarak tarihi bir görevi yerine getirdi.
70'lerde sokağa inmenin bedelini ödeyenler bugün bunun en anlama geldiğini çok iyi biliyor. Bu nedenle de MHP'deki her değişim herkesi ilgilendiriyor ve yakından izleniyor. Uzun zamandır MHP üzerine oyunlar kurgulandığı biliniyor. Burada bir parantez açıp, şu hatırlatmayı yapmakta yarar var. Mayıs 2013'ten bu yana Türkiye'ye yönelik oyunların ardı arkası kesilmiyor.
Bir saldırı biterken öteki başlıyor. Gezi, 17-25 Aralık darbesi, TIR operasyonu, 6-8 Ekim vandalizmi birbirini izledi. Şimdi Türkiye'ye yönelik tuzağın başrolünü PKKPYD hattının oynadığı 4'üncü perde sahnede... Bu sahnenin başarılı olması için de daha çok kan dökülmesini sağlayacak güçlü bir partnere ihtiyaç var. O partner için MHP kitlesine göz konulmuş durumda.
İstanbul'daki kahvehane taramalarını hatırlayın. PKK'lılar bilinçli biçimde 70'leri hatırlatan o kahvehane taramalarıyla toplumun sinir uçlarına dokunup ayaklandırmak istiyor. MHP kitlesi cevap verdiğinde ise "son oyun" devreye girmiş olacak.
MHP'deki kongre talebine bu gözle bakmakta yarar var. MHP yönetimi, MHP'ye yönelik kuşatmayı herhalde hesaba katıyor. Bu kuşatmayı bertaraf etmenin yolu il ve ilçeleri görevden almak değil, MHP'nin bugünkü rolünü iyi anlatmaktan geçiyor.
Bu aynı zamanda MHP'yi yönetme iddiasıyla ortaya çıkan siyasi aktörleri de ilgilendiriyor. Ancak o aktörlerin bu kuşatmaya ilişkin tavırları belirsiz. Meral Akşener, Sinan Oğan, Koray Aydın veya son katılan Ümit Özdağ'ın bu konudaki tavırları kafalarda soru işareti yaratıyor.
Önce son istifa eden Özdağ'la ilgili bir not. Özdağ neden istifa etti? Kongrenin kaçınılmaz olduğunu gördüğü ve pozisyon almak için mi yoksa aday olmak için mi?
Daha önce yazdım, Bahçeli, muhalefete karşı B Planı olarak Ümit Özdağ'ı devreye sokabilir diye... Özdağ'ın istifası bu planı akla getiriyor. Aday olma ihtimali yüksek. Bahçeli destek olursa, şansı da var.
Ancak adı geçen adaylarla MHP'nin gelecek şansı var mı ona bakmak lazım. Kulislerde MHP'nin bir uçtan başka bir uca savrulma ihtimali çok yüksek görülüyor. Ümit Özdağ ve Sinan Oğan'a MHP'yi dar bir alana çekerek içe kapatacak aktörler gözüyle bakılıyor ve 70'leri hatırlatan "radikal bir MHP" ihtimalinden korkuluyor.
MHP'yi merkez sağa açacağı öne sürülen Akşener'in durumu daha da belirsiz. Akşener'in Kılıçdaroğlu vari omurgasız bir siyaset mi izleyeceği yoksa yenildiği için daha öfkeli hale gelen Gülencilerle kol kola mı yürüyeceği bilinmiyor ve kaygı yaratıyor.
Bir MHP'li şöyle diyor: "Akşener'in yumuşak karnı Gülenciler... O pragmatik davrandığını sanıyor ama bu olay o kadar basit değil. Ülkücülerin bu konuya dikkat etmesi gerekiyor. Türkiye'nin bekasını tehdit eden bir yapıya karşı Akşener neden susuyor? Neden 'Türkiye'ye tuzak kuruyorsunuz' deyip meydan okumuyor? Bunu yapmıyorsa bilin ki MHP cemaate teslim edilmiştir."
Gördüğünüz gibi radikalleşme ve cemaatleşmenin yol açacağı "son oyun" nedeniyle MHP kongresi sadece MHP'lileri değil, herkesi yakından ilgilendiriyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA