Berlin'de Türkiyelilerin nüfusu 200 bini aşkın durumda. Bu nüfusun içinde 50 bin civarında Kürt kökenli olduğu tahmin ediliyor. Berlin'i gezerken farklı kökenden Türkiye vatandaşlarıyla da "ana dil" meselesini konuştum. Karşı çıkan, destekleyen Türkler olduğu gibi farklı yaklaşım sergileyenler de vardı. Bunlardan biri de Şener Gödekli'ydi... Gödekli şöyle diyordu:
"Çözüm elimizde, dilleri ortaklaştırmalıyız. Bizim gibi Türkler yüzde 20 Kürtçe kelime kullansa sorun büyük oranda çözülür. Kardeş diyorsak dillerini öğrenmeliyiz. Bizim geçmişimizde çevremizdeki Arapça, Farsça ve Kürtçe kelimeler dilimize girmişti. Şimdi İngilizce giriyor. İngilizce rahatsız etmiyor da Kürtçe neden etsin." Bazı siyasilerin "Dil böler" yaklaşımına vatandaşın bu cevabı, Türkiye'nin eninde sonunda bu sorunu çözeceğini gösteriyor.
Türkiye'de Kürtçe tartışıladursun, Almanya'da Kürtçe eğitimin durumu bir hayli ilginç. Burada Kürtçe anadille eğitim hakkı var. Berlin'de faaliyet gösteren Kürtlerin kurduğu Kürdistan Veliler Birliği (YEKMAL) isimli dernekten İsmet Demir'le konuştum. Demir, anadille eğitim için şunları söylüyor:
"Uzun uğraşlardan sonra bu hakkı aldık ama hayata geçirmekte zorlanıyoruz. Farklı engeller var. Ayrıca Kürtçe bir pazar dili değil. İnsanlar daha çok Almanca ve İngilizce eğitime önem veriyor."