Bir süre önce kaleme aldığımız "Danıştay, Acarİstanbul'a son noktayı koydu" başlıklı yazımıza Acarlar şirketinin sahibi İsmet Acar uzun bir cevap gönderdi.
Biraz kısaltmak zorunda kaldığımız cevabında İsmet Acar, mahkeme sürecini ayrıntılı biçimde anlatıyor ve şöyle diyor:
"Öncelikle Acarİstanbul projesine ait arazi ( Serdaroğlu Çiftliği ) şirketimizin tapulu mülkü olup, niteliği 'özel orman' dır. Devlet Ormanı ile hiçbir ilişkisi bulunmamaktadır.
Beykoz Belediyesi aleyhinde yapı ruhsatlarının iptali için İstanbul 3. İdare Mahkemesi'nde açılan davada mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermiş ve bu karar tarafımıza tebliği edilmiş ve inşaatlar durdurulmuştur.
Daha sonra mahkeme bu davayı kabul etmiş yapı ruhsatlarının iptaline karar vermiştir.
Doğal olarak davalı Belediye bu kararı temyiz etti. Danıştay talep edilen yürütmeyi durdurma kararını reddetmiş olup ruhsat iptali ile ilgili kararını henüz vermemiştir. Yargının vereceği her türlü karara saygılı olduğumuzu özellikle belirtmek istiyorum.
Acaristanbul'da onaylı vaziyet planı ve mimari avan projelerine uygun alınan yapı ruhsatlarında kullanılan toplam TAKS yollar dahil yüzde 5.99, yollar hariç yüzde 4.55'tir. Yürütmeyi durdurma kararından önce yapılaşmaya başlanan binaların TAKS oranı yüzde 1 bile değildir. Aksini ispat edene Serdaroğlu Çiftliği'nin tapusunu devir etmeyi peşinen kabul ve taahhüt ediyorum ."
Böylesine iddialı konuşan İsmet Acar, mahkeme süreciyle ilgili bu bilgileri verdikten sonra sözü basında çıkan haberlere getiriyor ve şöyle devam ediyor:
"Tapulu mülkümüzü devlet ormanı gibi göstererek basında yargısız infaz edilmemin hesabını yasal yollardan arayacağımı herkes bilmelidir.
Nitekim son günlerde yazılı ve görsel basında çıkan haberler üzerine Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı'nca resen soruşturma açılmış ve soruşturma sonucunda takipsizlik kararı verilmiştir. İstanbul'da on binlerce ruhsatsız; hazine ve vakıf arsalarında, 2b arazilerinde, hatta mahkeme kararları ile yıkılması kararlaştırılan yerler gündeme gelmiyor da, tapulu mülkümüzde yasal sınırlar içerisinde yapı ruhsatına uygun olarak yapılan yerlerin yıkılmasının istenmesinin nedenini anlamak gerçekten mümkün değildir.
Bugüne kadar hiç kimseye çıkan haberlerden dolayı açıklama göndermedim. İlk size gönderiyorum. Uygun görürseniz köşenizdeki yazıyı düzeltmenizi bekliyorum."