Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

Göz göre göre işgal

İstanbul'da işgalcinin sınıfı yok.
Neredeyse hepimiz İstanbul'u işgal ve talan etme konusunda hemfikiriz. Belki de tek anlaştığımız nokta bu.
Şu halimize bir bakın:
Yoksullar devlet arazisini işgal ederek devasa gecekondu mahalleleri kurarken, zenginler geri kalır mı?
Onlar da ellerinden geleni esirgemiyor.
Bunun son örneği İstanbul Ataköy'de yaşandı.
İki yıl önce Ataköy 6. Kısım denilen bölge bir grup işadamına ihaleyle verildi. Normalde 650 daire yapılacaktı. Ama ne olduysa oldu 950 daire inşaatı başladı.
İşin bu tarafı bir yana bir yıl önce başlayan Ataköy Konakları inşaatı bugünlerde neredeyse bitmek üzere... Yarısından fazlasının da satıldığı söyleniyor. Şimdi gelelim Ataköy Konakları'nı bu köşeye taşıyan olaya.
Önce kısa bir bilgi: Ataköy Konakları'nı Delta İnşaat yapıyor. Şirketin en büyük ortağı tekstil sektörünün önde gelen isimlerinden Nihat Delibalta. İkinci önemli ortak ise Florya'nın "kaçak müteahhitleri" Mustafa Keleşoğlu ve Çetin Gül...
Ataköy Konakları'nda daire fiyatları 300 bin Avro ile 800 Avro arasında değişiyor. Bunlar ciddi rakamlar.
Bu projede akıl almaz boyutlarda bir işgalden söz ediliyor.
Projenin imar planlarında alanın yüzde 35'i yani yaklaşık 38 bin metrekarelik bir alan kamuya terk edildi. Yani yeşil alan olması gerekiyordu.
Şimdi asıl can alıcı soruyu soralım.
Bu yeşil alanlara ne oldu?
Resmen işgal altında. Çünkü, adı geçen işadamları; daha çok daire çıkarmak için yeşil alanlara tenis kortu, yüzme havuzu, voleybol sahaları ve yürüyüş yolları yaparak müşteriye pazarlıyor.
Düşünebiliyor musunuz yüz binlerce Avro verip satın aldığınız dairenin sosyal tesisleri resmen işgal edilmiş alanlara yapılıyor. Hem de herkesin gözü önünde. Bu pervasızlık değil mi?
Bu soruya Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen'in cevabı kısa oluyor:
"Maalesef öyle..."
Ancak Başkan Erzen devam ediyor:
"Sahil boyunca neredeyse bizim hududu da çizmiş adamlar. Satış broşürlerinde o yeşil alanlarda; yürüyüş yolu, tenis kortu, yüzme havuzu görünüyor. Bu da satışa ciddi katkı sağlıyor. Onun üzerine işin sahibi Nihat Delibalta'yı çağırdım. 'Bu 38 dönüm arazi belediyenin, bunun bir bedeli var. Daire başına en az 100-150 bin dolar para kazanıyorsun. Bunun yarısı belediye hakkıdır. Metrekare hesabına vurunca emsal kiralara bakınca bunun rakamı 10 yıllığına 20 milyon dolardır.' Adam köpürdü. Ben de bir hafta düşünmesini ve bana kararını bildirmesini söyledim. Gidiş o gidiş. Ondan sonra o değil müfettişler geldi."
Şaşırdınız değil mi? Aslında şaşacak bir şey yok. Başta da belirttiğimiz gibi "işgal" konusunda Türkiye'de hâlâ değişen bir şey yok. Dahası var, bu bölgenin "Vaziyet Planı" çığırından çıkmış durumda. O konuya da devam edeceğiz.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA