Dördüncü yılını geride bırakan AK Parti'nin, sonbaharda ikinci kongre süreci başlıyor. Bu kongre süreciyle ilgili, kafalarda çok sayıda soru işareti var. Bu nedenle hem dışarıdan hem içeriden meraklı gözler AK Parti'yi izliyor. Ve şu soruların cevabı aranıyor: Parti içi demokrasi işliyor mu? Parti de ' misafir' olanlardan bir kısmı ayrıldı. Geride muhalif denebilecek bir yapı kaldı mı? Görünen şu; parti teşkilatlarından Genel Merkez'e ortada sınırları çizilmiş bir muhalif yapı söz konusu değil. Ama bu gerçek AK Parti içinde farklı düşünenlerin ve kendi listesini oluşturmak isteyenlerin olmadığı anlamına da gelmiyor.
Bu açıdan iki ismin öne çıktığı zaten biliniyor.
Ertuğrul Yalçınbayır ve Ersönmez Yarbay ...
Onlar hem parti politikalarını, hem de parti içi ilişkilere yönelik eleştirilerini her platformda söyledi. Ancak bu iki muhalif ismin söylediklerinin parti teşkilatlarında bir karşılığı var mı bilinmiyor.
Bir partili şöyle diyor: "İktidar devam ettiği için şu anda bir karşılığının olması mümkün değil. Daha çok iktidar nimetlerinden yararlanma konusunda alttan alta süren bir çekişme var. Demokrasi kaygısı taşıyanlar ise dışardan partiye yönelen saldırılar nedeniyle sessizler." Aslında parti içi ' homurdanma' ' sessiz ve derinden' iki eksen üzerinde yürüyor. Birinci eksen; biz ve ötekiler . ' Biz'den kasıt, imam hatip kökenliler ve milli görüşçüler. ' Ötekiler' ise; liberaller, merkez sağdan gelenler ve sosyal demokrat kökenliler.
Yani ' öteki' olarak iktidara gelen AK Parti, bir anlamda kendi ' öteki'lerini yaratma tehlikesiyle karşı karşıya.
Denilen şu: Kongre sürecinde bu ayrım çok daha net bir biçimde ortaya çıkacak.
İkinci eksen ise; belediyeler ve teşkilatlar. AK Parti'nin yerel yönetimlerde de büyük çoğunlukla iktidar olması kısa sürede birçok yerde belediyelerle teşkilatları karşı karşıya getirdi.
İstanbul bu açıdan ciddi bir çekişmeye sahne oldu. Üsküdar ve Güngören'de bu nedenle ilçe yönetimleri görevden alındı. Son olarak mahalle seçimlerinin yapıldığı Üsküdar'da 12 mahalle temsilcisi belediye grubu tarafından tasfiye edildi.
Görevden alınan bir mahalle temsilcisi şöyle diyor: "Bu şekilde giderse durum hiç iyi değil. Partililer küstürüldü. Çünkü yapılanlar onur kırıcı. Bize göre kongrelerin geciktirilmesinin nedeni de bu çekişme." AK Parti'nin dışardan görünen ' iç fotoğrafı' böyle. Kongre süreci ekimde başlayacak ve 2006 sonbaharında da büyük kongreyle tamamlanacak. Peki AK Parti'nin bu ' iç fotoğrafı'nda değişiklik olur mu? Onu da bekleyip göreceğiz.