Daha önce yazdım. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul'un ana arterlerinde veya trafiğin en yoğun olduğu E-5 karayolu üzerinde bulunan üst geçitler ve kavşakları, son aylarda ilginç reklam panolarıyla donattı.
Bir kaç da örnek verdim. ' Welcome to İstanbul' ' Bir yaz müjdesi. Caddebostan Plajları 40 yıl sonra İstanbul'un hizmetinde' gibi.
Yazıdan sonra İstanbul'u yönetenlerden hassasiyet beklerken tam aksi oldu. İnadına bir yaklaşımla bu kez belediye reklamlarının yerini AK Parti'nin 4'üncü kuruluş yılı panoları aldı.
Kavşak ve üstgeçitlerin AK Parti'nin tanıtım panolarıyla donatılması sadece bizim değil siyasi partilerin de dikkatinden kaçmadı.
İlk arayan DYP İstanbul İl başkanı Faik İçmeli oldu.
İçmeli bu uygulamanın kendisini şaşırttığını belirterek şöyle diyordu: "Bunun mantığı yok. Koca koca panoları asıyorlar buraya. Kopsa arabaların üzerine düşecek. Vatandaşın göz zevkini de bozuyor, AK Parti reklamını yapıyor diye vatandaşın hayatını riske sokamazsınız. Biz pankart bez asıyoruz bir gün içinde aşağıya indiriyorlar.
Bu adaletsizlik. Şiddetle kınıyorum ." CHP'li Kadıköy Belediye Başkan yardımcısı Gürsel Tekin ise tepkisini şöyle dile getiriyor: "Karayolları kanununa göre kavşaklarda yasak. Bunu hangi mantık ve gerekçeyle yapıyorlar doğrusu anlamış değilim. Protesto ediyorum. Bu reklamların ne standardı belli, ne de hangi yasayla verildiği belli. İstanbul'un en gözde ilçelerinde görsel kirlilik yaratıyor. Oysa Büyükşehir ve ilçe belediyeleri görsel kirliliği yok etmek için proje hazırlıyorlar . Bir taraftan vatandaşa tabelanı indir diyeceksin, indirmeyen vatandaşa ceza keseceksin, sonra da kendin devasa panolar asacaksın. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu." Büyükşehir İletişim Koordinatörü Burcu Topbaş ve yeni ekibinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin sürekli düşüşte olan imajını böyle kentte yeni görsel kirlilik yaratan projelerle kurtarması mümkün mü? Şu soru da cevabını bekliyor; bu projenin yasal dayanağı var mı?