Türkiye'de basın hürriyetine yönelik tehditler arasında terör birinci sıraya yükselmiş bulunuyor. 24 Temmuz 2015'te Star gazetesinin bahçesine bomba bırakılmıştı. Şimdi de grubun yönetim kurulu başkanı Murat Sancak silahlı saldırıya uğradı. Star Medya çalışanlarına ve Sancak'a geçmiş olsun.
Bu saldırıyı bir medya patronunu hedef alan münferit bir terör eylemi olarak görmek yanlış olur. Sancak'ın ve Star Medya çalışanlarının şahsında gazetecilik mesleği hedef alınmıştır. Fikir ve ifade özgürlüğü hedef alınmıştır. Toplumun demokrasiye duyduğu güven hedef alınmıştır.
Merak ediyorum: Terörün insanlık dışı, zalim ve keyfi olduğunu anlamak için daha kaç saldırı gerek bize?
Merak ediyorum: İktidara gelince (gelebilirlerse) yapacakları ilk işin bu gazetelere el koymak olacağını ilan eden CHP milletvekili Gürsel Tekin mutlu mudur?
Merak ediyorum: Seçimden önce yaptığı mitinglerde Star gazetesini yere atıp üzerinde zıplayan HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş kendisiyle gurur duyuyor mudur?
Medya demokrasinin olmazsa olmazlarından biridir efendiler! Sevmek zorunda değilsiniz ama en azından tahammül etmeyi öğreneceksiniz.
Gazete ve televizyonları terör örgütlerinin hedefi haline getirmeyeceksiniz.
Medyanın sorumluluğu
Terör toplumdaki ayrılık ve çatışmalarla simbiyotik bir ilişki kurar. Onlardan beslenir ve onları besler. Bu zaviyeden baktığımızda medyaya yönelik bu terör ikliminin oluşma nedenlerinden biri de bizatihi medyanın kendisidir.
Teröristleri devrimci özgürlük savaşçıları olarak lanse ederken kendi meslektaşlarını şeytanlaştırmaya çalışan bir medyamız var. Çiçek çocuk ve çevre gönüllüsü hikayelerinin arkasına sakladığı teröristlerin PR'ını yaparken meslektaşlarını nefret objesine dönüştürmek için acımasız kampanyalar düzenleyen bir medya. Şiddeti bir siyasal çözüm aracı olarak gören, terörü sıradanlaştıran, normalleştiren, tasvip eden hatta sevimli gösteren; ama meslektaşlarını hemen her gün lanetleyen, ötekileştiren ve hedef gösteren bir medya...
Merak ediyorum: İşin ciddiyetini ve vahametini anlamanız için daha kaç kurban gerek size? Medya Derneği'nin açıklamasında belirtildiği gibi, 'bir gazetecinin aracına bomba konması' ya da 'bir medya grubunun toptan havaya uçurulması' mı lazım? O zaman attığınız manipülatif başlıklar, yaydığınız iftiralar ve ürettiğiniz saldırganlık mı katılacak cenaze törenlerine, yoksa takım elbiseleriniz mi?
Bu bir kısır döngü efendiler! Bu bir çıkmaz sokak... İnsanların canına kast etme aşamasına geçmiş bir çılgınlık bu. Artık biraz olsun sorumlu davranın.
Unutmayın! Nefret ve şiddet kendi kendilerini dölleyen canavarlardır. Beslenmeden duramazlar. Acıktıklarında ve çaresiz kaldıklarında da sahiplerini yerler.