Öldürmeyen yara, seni güçlendirir... Rusya bugün tam da bunu yapıyor. Ucuzlatılmış enerji ile ekonomik gücü budanan Rusya, diğer ürün ülkelerinden farklı olarak dünyayı suçlamayı bir yana bırakıp, kendini inovasyon üzerinden tanımlama gayretinde...
Burada ilginç olan 1'inci Dünya Savaşı'nın 100'üncü yıldönümünde dünyanın, savaş konseptindeki inovasyonudur aslında... Bir cephede tankla topla çatışırken diğer cephede kurla savaşıyor fakat aynı anda düşmanınla işbirliği içinde ticaret yapıyorsun.
Misal enerjide Rusya'ya %90 bağımlı Almanya, ambargonun bayraktarı durumunda. Aynı anda imalat sanayiinde Almanya'ya %80 bağımlı Rusya, çatışma cephelerini genişletedursun, işbirliği alanlarını da genişletebiliyorlar.
100 yıl önce var olmakla yok olmak üzerinden savaşan tarafların bugün çatışma alanlarını daraltan ve gerilimleri "kontrol edilebilir" boyutta tutan niyetlerini, "karşılıklı bağımlılık" dediğimiz çağdaş kavram şekillendiriyor. Dünün bağımsızlık veya bağımlılık ayırtı, teknik olarak imkânsız zira...
Hollanda'nın enerji merkezi Groningen'deyim. Dev rüzgâr santralleri deniz dahil her yerde boy gösteriyor. Pervanesi bir ülkeden, gövdesi diğerinden, motoru başkasından alınmış, mini birleşmiş milletler anıtı gibi bu rüzgâr gülleri... Ancak daha da ilginci, ürettikleri enerjiyi de pek çok ülke ile paylaşıyorlar. Okyanus altından Norveç'e elektrik satıyorlar. Rüzgâr kesilince de Norveç'ten akıyor enerji Hollanda'ya... Üstelik muhtemel bir Hollanda- Norveç çatışması, bu durumu değiştirmeyecek. Bir yandan savaşırken diğer yandan işbirliği sürecek.
Öldürmeyen yara seni güçlendirir demiştik. 100 yıl önce birbirimizi öldürüyorduk. İkincisini de hesaba katarsak yalnızca 100 milyon insan doğal olmayan yoldan öldü. Bugün çatışmalar, geleneksel cephelerden ziyade, ilan edilmemiş savaşlar halinde sürüyor ve cephe, sanal dünyadaki siber saldırılardan borsa bilgisayarlarına dek her birimizi kapsıyor.