Her çalan telefon, size mutlu haber vermeyebilir. Haber bir yana, size istemediğiniz ürünü/ hizmeti satabilir, para kaybettirebilir ve daha da vahimi, ahtapot gibi hayatınıza dair pek çok alanı ele geçirebilir.
Operatörlerin "iletişim, ses yerine dataya kayıyor" tespitine şaşmamalı... Misal ben çok az konuşuyor çok fazla yazıyor, izliyorum. Akıllı telefonların sorun olan yalnızca fiyatı değil... Geçenlerde bir okurum, 800 liralık maaşla en son model akıllı telefona sahip olma açmazından yakınıyordu.
Yandaki sütunlarda arkadaşımız İbrahim Acar, farklı bir dijital laneti haberleştirdi. Kapsama alanıyla övünmek, kapsanma alanının tehditlerini de içeriyor. Kapsanıyorsanız birileri size ulaşabiliyor ve hayatınızı zorlaştırabiliyor.
Misal benim ilçenin belediye başkanı; zarf açılışına giderken dahi bana haber vermeyi ihmal etmez. Ancak bunu gecenin köründe sms ile yapmasının etik değerini, pratik yararını anlamış değilim.
Misal dijital teröristlerin istemediğiniz, asla ihtiyaç duymayacağınız hizmetleri size sunması. Üstelik bunu sizi uykudan uyandırarak yapması...
Misal kredi kartınızın borcuna taksit öneren dolandırıcınız, size kendini polis diye tanıtıp soymaya kalkan sahtekârınız, engelliler tiyatrosu diye size bilet satmaya kalkan istismarcınız, spamcınız ve yüzlerce tacizciniz...
Cebinizdeki cihaz ile ahtapotun kollarıyla sarmalandığınızı ve yutulduğunuzu hissediyorsunuz. Teknoloji de iddia ettiği gibi sizden yana değil. Misal benim sms'ci başkandan beni koruyamıyor. Ele geçirdiği numaram üzerinden bana bakanının, patronunun basın bültenini, onlarca sms ile yağdırmasına engel olamiyor.
Çare? En kısa sürede cebimize sızan bu mikroplara karşı yasal korumanın ve ağır yaptırımların gelmesidir.