Sivil toplum kuruluşlarının niteliğini sorgulayıp dururum. İyileri özenle ayrı tutarak, 80 bini aşkın derneği toplasan, sivilliklerinden toplumsal faydaya kadar "gereksiz" diyecek kadar kötü örnek birikti elimde.
Özellikle Anadolu'daki ekonomi STK'larının her biri kendini Merkez Bankası veya Hazine sandığından, ürettiği raporları kendisi bile ciddiye almaz. Oysa bulunduğu ildeki şirket sayısını dahi doğru dürüst bilmezler.
İyi örnek demiştim. Cumhuriyet Bayramı'nda dilimizi neşe ve coşku üzerinden kurmak ve "iyi SKT" örneğini paylaşmak istiyorum. Depremin yıldönümünde Van'da idim. Sosyal medya üzerinden gezime eşlik eden dostlarımdan Mahiye Sabuncuoğlu, Van'daki değişik bir projeden bahsetti. Proje Van Travma Sonrası Aile Danışmanlık Merkezi kurmak. Amacı çok net: "Van'daki deprem sonrası oluşan ruhsal enkazı kaldırmak için psikososyal destek vermek." B
u, enkaz kaldırmak gibi kısa süreli değil. Uzun vadeli çalışmayı gerektiriyor. Hal böyle olunca STK yapılanması şart oluyor. PAYE (Psikolojik Travma ve Krize Müdahale, Araştırma ve Eğitim Derneği) AÇEV bir araya geliyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile işbirliğine gidip Van Travma Sonrası Aile Danışmanlık Merkezi'ni oluşturuyorlar.
Burada, doğal afetin yol açtığı psikolojik travmanın duygusal, zihinsel ve davranışsal belirtilerinin giderilmesine yönelik müdahaleler yapılıyor. Aile ve toplum, kişinin destek sistemlerinden biri olduğundan, ilişkilerin yeniden yapılandırılmasına katkıda bulunuluyor. Aile ilişkilerinde yaşanan güçlükler, kaygılar ve korkular, geçmiş olumsuz yaşantılar, yas, depresyon, öfke patlamaları, anne baba becerileri vb. gibi alanlarda yetişkin ve çocuklara ücretsiz psikolojik destek veriliyor.
Nitelikli STK olmak aslında bu kadar basit; medya için afra tafra değil, toplum için değer üretmek!