İnsanoğlunun hiçbir icadı; para kadar fesat verici olmamıştır der Sophocles... Üstelik bunu, altın para için söylemişti. Binlerce yıl sonra kâğıt parçasına dönüşüp banknotlaşan paranın "fesadı" Sophocles'in hayaline dahi gelmezdi.
Hele bugünkü plastik para; kredi kartının fesadı, "eğer doğru yönetilmezse" çok daha büyük yıkımlara yol açabiliyor. Nitekim yakın geçmişimizde plastik paranın "taşkın" kullanımından doğan sıkıntılar hâlâ hafızalarımızda...
Kredi kartının cadde ve sokaklarda pazarlandığı bir dönemden geçtik. Öyle ki ceplerimizde; biri diğerinin kopyası, çok sayıda kredi kartı oluştu. Kredi kartı kullanımını "modernite ölçütü" diye dayatan mahalle baskısı, alışverişi (görünürde) kolay kıldığı gerekçesini dayattı...
Kazandığından fazlasını tüketmek, tipik bir Türkiye hastalığıdır. Bu salgına defalarca kapıldık ve her histerik dönemin ardından bir kriz geldi. Kolay harcama tuzağı, eğer bunu finanse edecek gelir yoksa, bir süre sonra insanları mali krize sokar.
Bu zaafımız biliniyorken sırf kendi bankalarının portföyünde "kredi kartı sayısı" bir maddi karşılık tutuyor diye bankacılarımız "karşılıksız kart" dağıttı. Kazandığından fazlasını harcama zaafımızı hayatla ilişkilendirmede harika(!) bir enstrüman olan kredi kartı ile ilgili sıkıntılar, "kart sahiplerini kurtarma" planlarını dahi konuşturdu bizlere.
Bu ortamda kart kullanımına gelen bazı yetersiz kısıtlar, sorunu çözmedi; sadece erteledi.
Çok değil 5 yıl öncesine dek "dilersem yoğurdumu 12 taksitte alırım" diyen bir Bankalar Birliği Başkanımız vardı. Bu 12 taksit, "ne kadar kazanırsan kazan, yeter ki daha fazlasını harca" histerisini tetikleyen ruh halini anlatıyordu.
Bugün kredi kartlı harcamalara taksit sayısı kısıtı getirilmesi tartışılıyor. Bu adımı ben kredi kartına çekidüzen verme konusunda bir adım olması açısından fevkalade önemsiyorum.
Serbest piyasa ekonomisinde böylesi kısıtlamaları "çağ dışı" bulanlara sözüm şudur; kredi kartı üzerinden kazancını, kârını düşünenler, bunun yaratacağı yıkımı da hesaba katmak zorundadır.
Elimize tutuşturulan, iptal edemediğimiz, taksit tuzaklı kredi kartları, kısa vadede birilerine kazandırıyor olabilir. Ama orta vadede bunun bedelini yalnızca kart sahipleri değil, hepimiz ödeyeceğiz. Taksit histerisine son!