Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

İşadamına Anayasa vizesi

Zaten vizeleriyle Türk işadamının ayağına pranga olan bir Batı var. Yetmedi, "girseniz dahi serbest dolaşamazsınız" şantajındaki AB de cabası...
Üstüne bir de sınır kapısındaki "mevzuat" binince, bizim girişimciyi, Küresel Şirket haline nasıl getireceğiz?
Şükür ki Türkiye'nin "vizesiz küre sahası" genişliyor. Sırbistan da özgür dolaşım alanına dahil oldu ve bizlere vize uygulamayan ülke sayısı 62'ye çıktı.
İddiam odur ki; önümüzdeki 10 yıl içinde Hasta Adam Avrupa'nın vize afrası da yakın gelecekte yerini "ne olursan ol, yine gel" tutumuna dönüşecek.
Ama bunlar dış vizeler. Bir de iç vize var; elinizde bilet, pasaportunuzda vize olsa dahi sizi kapıda "mıhlayan" vize... Üstelik bunu koyan ne "vizeci" Batı ne de "vizesiz" Doğu.. Bizzat kendimiz, işgüzarlığımız.
Temel haklardan olan seyahat hürriyetini kısıtlayan bu "iç vize"nin, üzerinde durulması gereken tarafı, yurtdışına çıkma yasağının bir yargı kararı olmadan konulmasıdır.
Gönderilen ödeme emrine rağmen 7 gün içinde belirtilen rakamı ödemeyen veya hakkında ihtiyati haciz kararı alınan kişiye, alacaklı tahsil dairesinin talebi halinde ilgili makamlarca yurtdışı yasağı konulabiliyor.
Kesinleşmiş yargı kararına bakılmaksızın... Hukuka aykırılığın boyutu, "kişilerin bu durumdan haberdar edilmesi" dahi umursanmamıştır.
Tam da uçağa bir adım kala, öğreniveriyorsunuz.
Kişileri sürekli ülkede tutalım, belki borçlarını öderler düşüncesini anlamak mümkün değildir. İşlerini düzeltmek için yurtdışında müşteri aramaya gidene, malını satmaya bir adım kala; "sen dışarı çıkma ki ben borçlarımı tahsil edeyim" demek anlamsızlığı, şükür ki bitiyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA