Aklı dışarıda bırakan hiçbir iş ve ilişki, sürdürülebilir olamaz.
5'i 1 yerde yemek çeki firmalarının, 200 kişi ile yaklaşık 2 milyar liralık pazarı yönetiyor olmaları, bir iş modeli sanılabilir.
Bu sektörde 1 kişi ile yaklaşık 10 milyon liralık portföye hükmetmek, kimilerimize ilginç de gelebilir.
Ancak bu firmaların, zincirde çok az değer yaratarak %7-11 arasında komisyon almaları, bir iş modeli olamaz.
Piyasa şartları ve bu şartların doğurduğu fırsatlar, beşi bir yerde yemek çekçilerine böyle bir alan yaratmış olabilir.
Fakat bunun sürdürülebilir olması için, komisyon bedeline denk düşen bir değer yaratmaları gerekirdi.
Oysa pratikte gerçekleşen, kurumların ve esnafın "yemek hizmeti" üzerinden yürüyen zincirde, "haksız kazanç" çarkıdır.
Şimdi bu akıl dışılık, Sabah'ın fikri takibi sonucu, "makul" olana çekiliyor.
Yemek çekine çekidüzen gereğini duyururken makul oranların "%1-4" arasında değiştiğini yazmıştık.
Görünen o ki %3 civarında komisyon ile "evrensel makul orana" erişebileceğiz.
Burada amacımız, fahiş rantı yemekçiden alıp bankacıya aktarmak değildir. Amacımız; "nimet-külfet" dengesinin "makul" seviyede kurulması için kamuoyu ve ilgili kurumları harekete geçirmektir.
Değer yaratmayan iş süreçlerini fark edip, bunları ayıkladıkça, daha iyi ve daha verimli işleyen bir ekonomik düzene varmak pekala mümkün.