TBMM'nin 99. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen resepsiyon, güncel siyasetin sıcak başlıklarını, ekonomiye dair beklentileri ve gelecek planlaması içinde olanları anlayıp yorumlamak bakımından eşsiz fırsatlar sundu.
Her şeyden önce… Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçilmesi ile birlikte anayasal sistemdeki ağırlığı ve fonksiyonu tartışmaya açılmak istenen Meclis'in, Türk demokrasisinin, Türkiye Cumhuriyeti'nin vazgeçilmez en önemli gücü olduğu bir kez daha tescil edildi. Resepsiyona yerli ve yabancı davetli ilgisinin önceki yıllara göre fazla olması da başlı başına bir gösterge idi.
Sıcak bir seçimden çıkılması, seçimin İstanbul ayağına ilişkin ciddi hukuki itirazların varlığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun şehit cenazesinde maruz kaldığı müessif olay, ülkenin yeniden asli gündemine dönmesi temennilerine karşın, siyaset borsasındaki hareketlenmede pozisyon almak isteyen aktörlerin varlığı, örneğin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a -asgari nezaketin gereklerinin ötesinde!- yaklaşmaya çalışanların sayısı, Sn Binali Yıldırım'a Ankara'da ve Meclis zemininde devam eden teveccüh, AK Parti'nin merkez-kaç kuvvetine tutunamayıp dışa savrulan isimlerin kişisel özeleştiriden malul deklarasyonları, yeni siyasi kurum kurmak için cari ittifakların çatırdamasını bekleyenlerin tavırları, adli-idari bürokrasi ve teknokratların yeni dönemde konumlanma arayışları… Yani yok yoktu.