Türkiye'yi yönetenler, yakın döneme kadar kritik bazı alanlarda samimiyetine inandığı üçüncü ellere de inisiyatif verdi. "Dinler arası diyalog", "kamu diplomasisi" ve "küresel lobi faaliyetleri" gibi...
Lakin paralel yapı gerçeği ile yüzleşme hem siyasetçiyi hem de devleti kendine getirdi.
Farklı inanç grupları arasında yakınlaşma, aşırılıkların giderilmesi vb adına Katolik dünyasının manevi lideri Papa ile Cemaat önderi arasında bağ kurulması eskiden önemsenirken iş, yeniden tek ve asli sahibine yani devlet sorumluluğu taşıyan meşru iradeye döndü.
Papa Francis'in dün Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki ortak basın toplantısında verdiği mesaj, doğrudan Türkiye Cumhuriyeti'ne, temsil ettiği değerlere, gücüne, oynadığı role ilişkindi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la kameraların karşısına geçtiğinde ne diyeceği merakla beklenen Papa Francis'in, "Her şeye kadir olan Tanrı Türkiye'yi kutsasın ve yüceltsin.
O'nu etkin ve kabul görür bir barış inşacısı yapsın!" sözleri pek çok şeyin özetiydi...