"Özal'ınvurguladığı ve öngördüğü şekilde amaca ulaşmak için sadece araç olan ANAP yerine başka bir siyasi parti AK Parti iktidara gelerek onun başlattığı reformları büyük başarıyla uygulamış, onun çizdiği yolda ilerlemiştir."
Engin Güner, merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın başdanışmanı, sırdaşı ve ANAP milletvekili idi. Anılarını, "Özal'lı Yıllar" başlığı altında kitaplaştırdı. Güner'in, Özal'ın Köşk'e çıkmasından sonra ANAP'ta yaşananlara ilişkin gözlemleri üzerinde durmaya değer. ANAP'la, AK Parti'yi ayrıştıran temel faktörün "davaya sadakat" misyonu olduğunu akılda tutarak Güner'e kulak verelim:
Politika ve çözüm üretmek yerine küçük politik oyunlara tevessül edilmiştir.
Reformlar durmuş, yenilikçi ve değişimci özellikler yitirilmiştir. ANAP statükocu hale gelmiştir.
Devlete büyük hizmetlerde bulunabilecek insanların önü, ileride sorun çıkarabilirler veya rakip olabilirler düşüncesiyle kesilmiştir.
Demokrasi, insan haklarına saygı, hızlı ama etkin işleyen adil bir yargı sisteminin mevcut olmadığı ortamlarda ekonomik başarıların da uzun ömürlü olamayacağını bilen Özal, "2.Değişim Programı" ile işte bunu gerçekleştirmek istemekteydi!