ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'ne yönelik canlı bomba eylemi, terörle mücadelede uluslararası işbirliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Amerikalılar, DHPK-C'nin saldırısının ardından kapalı kapılar ardında ve kamuoyu nezdinde iki ayrı mesaj verdi. Resmi görüşmelerde "DHKP-C'ye yönelik operasyonlarla ilgili genel bilgi paylaştınız ama bombacılarla ilgili özel uyarıda bulunmadınız. Artık anlık istihbarat ve delil istiyoruz" dediler. Geniş kitlelere ise "DHPK-C, Amerikan varlığına da kastetti. Bu andan itibaren ortak düşmanımızdır ve dünyanın her yerinde peşlerindeyiz" açıklamasında bulundular.

1 Şubat'taki eylemin üzerinden geçen 22 günde neler olduğuna gelince...
1- Amerikan Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ekiplerine kırmızı bülten kapsamında aranan teröristlerin listesi ve haklarındaki istihbarat notları aktarıldı.
2- Devam etmekte olan operasyonlarda elde edilen delillerin ancak iddianame aşamasında ve ilgili savcılığın izninden sonra incelemeye açılabileceği belirtildi.

Bu vesile ile şu hususları belirtmeden geçemeyiz:
1- Türk terörle mücadele polislerinin yetkinliğini ABD'liler de net olarak gördü.
2- FBI, üçüncü dünya ülkelerinde kullandığı metotların Ankara'da ters tepeceğini anladı.
3- Son DHKP-C operasyonu, ABD Elçiliği'ne yönelik saldırıdan aylarca önce planlandı ve FBI'ın bir katkısı olmadı.
Özetle...
FBI şu anda, terörle mücadelede Türkiye deneyimini anlama ve savcılık yetkisindeki konuları öğrenme sürecinde.