YENİLENEN hükümetin yakın gelecekteki ilk icraatı, bürokraside kartları yeniden dağıtmak olacak. Zaten boş olan kadroların yanısıra, mevcutların da gözden geçirilmesi an meselesi. Ankara kulisleri, geleni gideni ile hayli hareketli.
1- Değişimin merkez üssü Enerji Bakanlığı. Uzun süredir müsteşarsız idare edilen enerjiye, yeni bakan Taner Yıldız'ın düşündüğü söylenen isim aslında sürpriz değil. Hidayet Atasoy. İller Bankası Genel Müdürlüğü'nü yürüten Atasoy, Kayserili. Kayseri Su İdaresi'nin eski yöneticisi. Yıldız'ın bir dönem Kayseri Elektrik genel müdürlüğü yaptığı düşünülürse, bakanlıktaki revizyonunun çerçevesini okumak da mümkün.
2- Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun, Elektrik ve Petrol-Gaz piyasası düzenleme otoritesi olarak ikiye bölüneceği düşünülürse, bu kritik post için de yarış yaşanacağı kuşkusuz.
3- Acilen el atılmayı beklenen bir diğer kurum Devlet Planlama Teşkilatı. DPT, halen müsteşar olmaksızın yönetiliyor. Yükün ağırlığı, Müsteşar Yardımcısı Halil İbrahim Akça'nın üstünde. Akça, eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in danışmanlığını yaparak dikkatleri üzerinde toplamıştı. Bugün gelinen noktada AK Parti'nin Şener'le yollarının ayrılması Akça'nın terfisi için handikap gibi sunulur oldu. Planlama'nın etkili aktörlerinden Erhan Usta ise Başbakan Yardımcılığı sırasında Devlet Bahçeli'nin ekonomi danışmanıydı. Usta da siyasi algılama nedeniyle zorlanıyor. DPT kökenli Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'ın da kurum içi veya dışından müsteşar arayışı sürüyor.
4- İstanbul'dan, Ankara'ya transferi hep düşünülen ancak "kısmet değilmiş" kabilinden önemli koltukların eşiğinden dönen Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mesut Pektaş'ı da önümüzdeki dönem için akılda tutmak gerekiyor. Maliye müfettişi formasyonlu Pektaş, Ankara bürokrasisinin tanıdığı, hatta kendisini hazırladığı bir bürokrat.
5- Söz, Maliye'den açılmışken burada dengelerin nasıl kurulacağı merak konusu. Bakan Mehmet Şimşek'in, daha brifingler sırasında bütçe genel müdürlüğüne sitem ettiği konuşuluyor. Esasen bakanlıktaki beklenti Nazım Ekren veya Mustafa Açıkalın üzerine kuruluydu. Ekipler bile oluşturulmuştu. Sıfır hafızayla bakanlığa gelen Şimşek'in başarısı ise kadro uyumuna mutlak endeksli. Deneyimli bir müsteşarla çalışma gereği Hasan Basri Aktan'ı vazgeçilmez kılar. Lakin, kan tazelenmesi gereği ortaya çıkarsa Aktan için ideal görev Sayıştay Başkanlığı olarak kenarda duruyor. Başbakan'ın mesajı, Bakan'ın bakışı, Aktan'ın arayışı maliyeyi izlenmeye değer kılıyor.
6- Dış Ticaret Müsteşarlığı'na gelince... Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Sanayi Bakanlığı süresince müsteşarıyla sıkıntı yaşadı. 18 ay sonra İhracat Genel Müdürü Ali Boğa'yı bakanlığa transfer ederek mesafe aldı. Çağlayan'ın görev değişimine paralel olarak Boğa'nın, yeniden kurumuna dönmesi ve Tuncer Kayalar'ın yerine Dış Ticaret Müsteşarlığı'na getirilmesi şaşırtıcı olmayacaktır.
7- Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı iken faal olan, sonradan pek benimseyemediği Gümrük Müsteşarlığı'nı üstlenen Emin Zararsız da alternatif görevler için ihmal edilmemeli.
8- Şimdilik rahatlamış görünen tek merkez Hazine. İbrahim Çanakcı ve arkadaşları, 2002-2007 döneminde iyi iş çıkardıkları Ali Babacan'la bu kez tam yetkili Başbakan Yardımcısı sıfatıyla yine buluşmaktan memnun. Hazine'deki eşgüdüm, IMF ile ilişkilerin seyrini belirleyecek kadar hassas.
9- Ekonomik istikrar ölçüsünde önemsenen terör tehdidinin bertaraf edilmesi çabası, bölgesel kalkınmaya odaklı devlet bakanlığı modeline geçilmesi de yeni kurulan "Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı"nı ön plana taşıyor. Bu göreve Başbakanlık Güvenlik İşleri Genel Müdürü iken Hakkari valisi olan Muammer Türker'in düşünüldüğü ifade ediliyor.
10- SONUÇ olarak, bürokrasinin şekillenme hızı, 2011 yılına uzanan ekonomi politikasının da yolunu çizecek. Dünyanın krizden çıkış zamanlamasına ve 25 ay sonraki seçime bağlı olarak alınacak yapısal ve mali kararlar, siyaset pastasının bölüşümünü de değiştirecek!