Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Bu işlerde Mahir

Sesli dinlemek için tıklayınız.

CHP, Meclis'teki bütçe görüşmelerinde soruları yanıtlamak üzere komisyona gelen İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın önüne barikat kurdu.
Görüntülerde, ön sıraya kadınların yerleştirildiği görülüyor. Barikatın ikinci halkasında da Ali Mahir Başarır göze çarpıyor.
Sonrasını biliyorsunuz. Bakan yoluna çıkıp fiziksel güç uygulayarak kendisini durduran Başarır'ı ittiriyor, çıkan arbededen sonra salona giriyor.
Mesele kayyum meselesiymiş. Ne olursa olsun... Ali Mahir Başarır 50 yaşında bir avukat. "Bir dakika konuşmak için" insanlardan izin isterken önlerine dikilmenin medeni bir davranış olmadığını bilmemesi düşünülemez.



Zaten fevri bir çıkıştan da bahsetmiyoruz. Zira sürekli zorbalık performanslarına şahit oluyoruz.
Kendisini kâh duruşmalara zorla girmeye çalışırken, mahkeme heyetine parmak sallarken görüyoruz, kâh Meclis'te "Gel gel" diye birilerini kavgaya çağırırken. Televizyon programlarında da reytingi yükseltecek bir hamlesi mutlaka oluyor.
Ben Başarır'ın bir öfke problemi olduğunu düşünmüyorum ama kendini podyuma atıp agresif pozu kesmeye hevesli olduğu ortada. Hatta gözünden anlaşılıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllar yıllar önce Başarır'ı görür görmez anlamış mesela. Ben demiyorum, Mahir Bey'in ağzından dinleyelim:
"Üniversitedeyken imar dersine Recep Tayyip Erdoğan girdi. Bunu ilk kez söylüyorum. Recep Tayyip Erdoğan'dan ders aldıktan sonra 32. Gün programına geldi. Soru sordum kendisine. O videolar çıktı. Bayağı sohbet ettik. Ben hatta uzun boylu, zayıf yani çok yakışıklıyım demeyeyim ama omuzlarım falan geniş, spor yapıyorum. Tayyip Bey, 'Sen ne avukatı olacaksın oğlum, manken olsana' dedi."
Özgür Özel'i, yıllar sonra bu yeteneği keşfedip partisinin Meclis'teki grup başkanvekili rolü verdiği için tebrik etmek mi lazım?
Belli ki attığı birkaç akıllı adımdan ötürü kendisine tepki gösteren tabanı yatıştırmak, "Bakın göğüs göğüse muhalefet ediyoruz" mesajı vermek için Başarır'ın sahne şovlarından medet umuyor.

***


MUSTAFA KARASU DAHA NE DESİN?
PKK'nın üst düzey yöneticilerinden Mustafa Karasu, "PKK silah bıraksın" çağrısı yapan Devlet Bahçeli'nin çıkışına çok sinirlenmiş.
"Gel örgütü dağıt. Ne demek ya! Gel teslim ol. Biz 50 yıldır mücadele ediyoruz. CHP, Kürtlerin oyu sayesinde kazandı. Direnip kayyumları püskürtmeleri lazım" diyor.



Karasu'nun CHP'ye haksızlık ettiği kesin. Daha ne yapsınlar? Belediye başkanları, Ahmet Türk'e destek için hafta sonu Kasrı Kanco'ya bile gitti. Meclis'te de barikatlar falan kuruluyor.
Olan biteni anlamak için Karasu'nun daha ne demesi gerekiyor?

***


NETANYAHU, İSRAİL'DEN DIŞARI ADIM ATAMAYACAK
Güçlü ilişkileri olması ve tüm ülkelerde parayı yöneten destekçilerinin bulunması İsrail'in dokunulmazlık algısını besliyor.
Tıpkı "Başına kim seçilirse seçilsin Amerika değişmez" analizleri gibi, İsrail'in sanal gücüne güç katıyor.
Değişir arkadaş. Ona bile virüs giriyor da kusursuz bir yazılım mı bu?
Zorbalık üreten, çoğunluğun zararına işleyen hiçbir dayatma ilelebet süremez.
Tarih, benim diyen nicelerini gömdü, bu yüz yılık imparatorluk mu ebedi olacak?



Çok alametler de belirdi.
Dün Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Binyamin Netanyahu ve eski savunma bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardığını duyurdu.
"N'olcak canım" diyenlere bakmayın.
Soykırım kasabı artık başını çıkardığında kriz olacak.
Sadece Gazze'de son bir yılda ölüm emrini verdiği 17 bin çocuğun hesabını bu dünyada er ya da geç verecek.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA