İki gündür Fatih Sultan Mehmet köprüsü tadilatta. Okullar kapalı. Millet tatilde.
Boğaz'da da iki köprü daha var ama yine de kentin trafiği kaput.
Tabii sinirler de epey bozuk.
Dün SABAH yazarı Yavuz Donat'la telefonda gündelik siyasete dair konuşurken, köprü trafiğinden yakınmaya başladım.
Donat tarihi biraz geriye sardı. Dipdiri hafızasıyla Boğaz'a ilk köprünün yapıldığı günlere, benim daha doğmadığım yıllara gitti. Onun ağzından dinleyelim:
"Boğaz Köprüsü'nü yaptı diye zamanın başbakanı Süleyman Demirel'in İnşaat Mühendisleri Odası'ndan ihracına karar verdiler. Hem de oy birliği ile.
Demirel'in müsteşarı Turgut Özal'ı da Elektrik Mühendisleri Odası'ndan ihraç ettiler...
Evet, yine oybirliği ile.
Daha sonra köprünün açılışını yapmak 12 Martçılara kaldı. Cumhuriyet'in 50. yılında dev bir tören düzenlendi. Ve o törene Demirel davet edilmedi!
Demirel Boğaz Köprüsü'nü yapmasının bedelini sandıkta da ödeyecekti. Köprü açıldıktan sonra girdiği ilk seçimlerde oy kaybetti. Partisi ikinciliğe geriledi.
O dönem CHP'nin başını çektiği muhalefet de "İstanbul'a değil Zap suyuna köprü" sloganıyla bu yaptırmama kampanyasına katılmıştı.
Bir ara gittim Hakkari'deki o köprüyü görmeye. Saysan üstünden günde üç inek anca geçiyor." Ne öngörü ama!
***
Yavuz abiyi dinlemeye doyum olmaz. "Peki ya Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün hikâyesi" diye sözün önünü açtım.
"Aynı hikâye..." diye başladı...
"Boğaz Köprüsü'nün
ayakları evinin manzarasını bozuyor diye Demirel'i
vatana ihanetle suçlayan basın, Özal'a da
ikinci köprüyü yaptı diye yüklendi. Köprü
geçişlerinin çok pahalı olduğu, bu yatırımın
israf anlamına geldiği köpürtüldü durdu.
İkinci köprüyü açtıktan sonra Turgut Bey'in ANAP'ı girdiği
1989 yerel seçimlerinde kaybetti. O da Çankaya'ya gitti.
***
Yavuz abiyle konuştuktan sonra, İstanbul büyüdükçe, kim bilir bugün olmasa da olur dediğimiz
başka hangi organlarını hissedeceğimizi düşündüm şehrin. Tıpkı varlığı ağrıyınca hissedilen organlarımız misali.
Kimilerimizse sosyal medyada bambaşka düşünceler içindeydi.
Biraz da aşırı sıcağın etkisiyle olsa gerek, aylar öncesinden vatandaşlara duyurulmasına rağmen ikinci köprüdeki tadilatın
mazbatasını dün alan yeni başkana sabotaj olduğunu söyleyenler bile vardı!
İşgüzarlık yapıp "
Ekrem Başkanı engellemeyin gayretullaha dokunur"
türünden tiratlarla tezgâh açan "belediye
İslamcıları" da bu paranoyalara eşlik ediyordu.
Çok dertlenmeyin arkadaşlar, baksanıza hizmet etmeye karar verene kimse engel olamıyor.
Yeter ki siz taş üstüne taş koymaya karar verin. Yönettiğiniz kaynakları, seçimde kazandırmayacağı "garanti" olsa da uzun vadede arkanızdan hayırla anılmanız sağlayacak projelere ayırın.
Atın suya.
Halik gibi anında olmasa da
ilerde balık bile anlıyor nasılsa.