Ekrem İmamoğlu, AK Partili Tevfik Göksu'nun, Karadenizli (Trabzon) olmasından ötürü kendisine "Pontuslu," "Rum" iması yaptığı konusunda ısrarcı.
Bu iddiasını son olarak Ahmet Hakan'ın programında kavga etmek pahasına ısrarla savundu. "Ben Göksu'nun konuşmasında söylediğiniz gibi bir ima görmedim" diyen Hakan'ı yancılık hatta yalancılıkla itham etti.
Keşke Ahmet daha profesyonel davranıp, "peki bir daha beraber izleriz" dediği, konusu açılacağı dünden belli olan Göksu'nun vidosunu programdan önce hazır etseydi. Ya da programının rejisi biraz hızlı olup anında videoyu ekrana getirebilseydi.
Böylece Ahmet'in daha sonra köşesinde yazdığı "Programın ardından İmamoğlu ile birlikte görüntüyü izledik. Benim dediğim gibi, Göksu'nun konuşmasında böyle bir ima yoktu" satırlarına hep birlikte canlı canlı şahitlik ederdik.
Acaba Ekrem Bey az mı sinirlendi yoksa çok mu?
***
Derdim İmamoğlu'nun günde üç dört kez yalanlanan iddialarından birini daha deşifre etmek değil.
İnsanların
etnik kimliği üzere yapılan
tartışmaların yakınından bile geçmeyeceğimi de bilirsiniz.
Ama bence Ekrem Bey de mevzuu fazla uzatmamalı. Bu tavsiyemi değerlendirmesi birkaç açıdan lehine olacaktır.
Birincisi; AK Parti'ye Karadeniz üzerinden bir değerlendirme yapılacaksa nereden başlanacağı malumdur.
Olsa olsa partideki Karadenizlilerin çok etkin olduğundan falan bahsedilebilir. Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, hükümetin en önemli isimleri Karadenizli. Dolayısıyla
nafile çaba, Trabzonlu, Karadenizli seçmen yemez.
İkincisi;
Mahcup olabiliyor mu bilmiyorum ama daha fazla kurcalarsa birkaç
yalanlama daha yiyeceği kesin. Zira
ekranda kendisi hakkında "İstanbul'u
Erdoğan'dan alan Pontuslu" manşeti atan
Yunanistan'ın en büyük gazetelerinden
Ethos'u şu sözlerle değerlendiriyordu:
"Adı sanı bilinmeyen
kıytırık bir internet sitesi,
ciddiye alınacak bir yayın organı değil yani."
Ancak tartışma uzayınca ortaya çıktı ki,
Ekrem Bey "kıytırık" dediği Ethos'a kendisi
röportaj vermiş! Gazetenin muhabiri hanımefendiyle
boy boy fotoğraflar çektirmiş.
Bu kadar hakarete dayanmayan Yunanlı gazeteci Ioanna Kleftogianni çıkıp da "
röportaj sırasında hemşeriyiz diyen Ekrem İmamoğlu'nun kendisiydi" derse hangimiz şaşırırız?
***
Üçüncüsü ve önemlisiyse İmamoğlu biraz daha uzatırsa, Trabzonlu,
Karadenizli muhafazakâr seçmenin oyuna gideyim derken eldeki fahri Yunanlı seçmenlerinden olacak.
Samimi söylüyorum Ekrem Bey...
Edirne'den, Kars'a Jüpiter'den Mars'aCHP'li sosyal medya profillerine
baktığınızda dedesi ya da babası Selanik
göçmeni olmayan neredeyse yok. Beyan
esastır, unutmayın.
Zaten ailenizin
"Müdafa" olan soyadınızı "
İmamoğlu" olarak değiştirmiş olmanız, camilerde verdiğiniz pozlar, "Günde 60-70 iftar açıyorum" açıklamalarınız falan beyaz Türkler, mavi yakalılar ve solcularımız arasında yeterince homurdanmaya neden oluyor.
23 Haziran'a şunun şurasında bir aydan az zaman kalmış, bu kez sandıkları da kimse boş bırkamaz, aman diyeyim!