Önceki gün dünyanın önde gelen spor markalarından Adidas'ın tüm ülkelerdeki mağazalarına gönderdiği 'yeni dönem alışveriş'in kodlarını içeren videosunu izledim. Kapıda karşılayan görevli tarafından maske verilen müşteri içeriye adım atar atmaz önce ellerini dezenfekte ediyor ve satış sorumlusundan istediği ürünü denemek için kabine yöneliyor. Satış danışmanı müşteriyi kabine almadan önce kabinin iç ve dış kapı kollarını dezenfekte ediyor. Kabin çıkışı seçtiği ürünü elinde tutan müşterinin denediği ama almayacağı ürünler de satış danışmanı tarafından dezenfekte edilmek üzere ayrılıyor. Müşteri kasada da teması en aza indirerek alışverişi tamamlıyor.
Dün Sportive CEO'su ve Birleşmiş Markalar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Selgur'a karantina sonrasına nasıl hazırlık yaptıklarını sordum. Öncelikle Bilim Kurulu tavsiyesine uyacaklarını ve asla kurulun onayı olmadan mağazaları açmayacaklarını söyledi ve "Tabii ki biz daha şanslıyız. Çünkü arkadan geliyoruz. Uzak Doğu ve Almanya'da yaşananları görüyoruz. Mağazaları açtığımızda alacağımız tedbiri şimdiden hazırladık" diyerek de yaptıkları bazı çalışmalardan örnekler verdi.
Çin'de ve Almanya'da mağazalar kademeli olarak geçtiğimiz haftalarda açıldı ama tabii görüldü ki alışveriş trafiğinde yüzde 70 hatta yüzde 80 düşüş var. Normalleşme sürecinde perakendecilere göre bu çok doğal. Zeynep Selgur Türkiye'de de kademeli olarak mağazaların açıldığında en önemli konunun hijyen olacağını vurguluyor ve hazırlık çalışmalarını şöyle aktarıyor:
"Öncelikle caddeler açılacak. Kimsenin vitrin bakmaya dışarı çıkmayacağını biliyoruz, ihtiyaç alışverişi olacak. Biz 24 mağazamızın hijyeni için Sabancı Üniversitesi ile temasa geçtik ve onların geliştirdiği yeni nesil dezenfektan Antimic kullanacağız. Kabinleri şu anda açmayacağız. Ayakkabılar için tek kullanımlık çorap şartı getiriyoruz. Kasaların önüne pleksi koyuyoruz. Teması sıfıra indiriyoruz. Güvenlik görevlileri kapıdan maskesiz kimseyi içeri almaycak, maskesi olmayanlara maske verecek."
Aşı bulunana kadar hayatımızın yeni normali yukarıdaki gibi hijyen konusunda çok dikkatli olmak ama öyle görünüyor ki ne olursa olsun, elektronik ticaretin yıldızı parlamaya devam edecek. Selgur'un aktardığı Sportive'in rakamları da bunu ispat ediyor. "Mart ayında geçen yılın aynı ayına göre online ticaret satışlarımız 2.7 misli artmıştı. Nisan ayında 4.5 misli artışın içine girdik" diyen Selgur ayrıca nisan ayında alışveriş yapan müşterilerin yüzde 28'inin yeni müşteri olmasının da online ticaretin gidişatı hakkında güzel bir veri olduğunun altını çiziyor.
Peki ya alışverişmerkezleri açıldığında kira konusu ne olacak? Selgur, bu işin ekonomik bacağının çok önemli olduğunu ve alış veriş merkezlerinde bir dönem kirasız, ondan sonra da ciro bazlı kiradan başka bir yol olmadığının da altını çiziyor.
Yeni normal hayatımızı her açıdan hızla yeniden düzenliyor. Sokağa çıktığımızda adım atacağımız her mağazada tedirginliğimizi üzerimizden atmak için yukarıdaki hijyen şartları olmazsa olmazımız olacak galiba.