QNB Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras, Toplum Gönüllüleri Yönetim Kurulu Eş Başkanı Suzan Bayazıt, TOG Genel Müdürü Murat Çitilgülü ve bankanın Genel Müdür Yardımcısı Ömür Tan'ın da aralarında olduğu bir grupla önceki gün İzmir'in Buca Karaağaç Köyü Türk Kadın Konseyi İlk ve Ortaokulu'nda kendi yazdıkları masalları okuyan çocukları dinledik.
Ömer Aras, 5 yıl önce banka olarak sosyal sorumluluk projelerinde "çocuk" odaklı eğitim alanına girmeye karar verdiklerini söylüyor. "Şimdilerde bir kod yazma modası başladı. Oysa her çocuğun yetkinliği ayrı. Biz bu yetkinlikleri ortaya çıkaracak projelerle çocukların yanında olmaya çalışıyoruz" diyor.
Masal dinlemenin ve masal anlatmanın önemi son yıllarda Türkiye'de de anlaşıldı.
Çocukların iletişim becerilerini güçlendirmek, kendilerini ifade edebilme yeteneği kazandırmak, yazılı ifade, hayal kurma ve yaratıcılık yetileriyle birlikte masal dinleyen ve anlatan çocukların özgüveni de genişliyor ve bu çocuklar okuduğunu anlamakta ve girdikleri sınavlarda da başarılı oluyor.
QNB Finansbank, 5 yıl önce hayata geçirdiği Minik Eller Büyük Hayaller Platformu kapsamında, çocukların ve gençlerin yenilikçi, analitik, çözüm odaklı bireyler olmaları için matematikten kodlamaya, kültür-sanattan eğitime bir çok projeyi hayata geçirmiş ve bu kapsamda bugüne kadar 480 binden fazla çocuk ve gence ulaşmayı başarmış. Bu yılın sonunda banka toplamda Türkiye genelinde 500 binden fazla çocuğa bu projelerle ulaşmayı hedefliyor.
2018 yılında da Hayallerin Gücü Adına Projesi'ni hayata geçiren banka, 112 genç ve 20 gönüllü finansçı aracılığı ile hikaye anlatıcılığı yönetimi ile ilköğretim çocuklarına ulaşmaya başlamış. Hikâye anlatıcısı Nazlı Çelik Azazi ile birlikte çalışılan projede bu yılın sonunda 1.500 çocuğa ulaşılmış olması hedefleniyor. Masal anlatma eğitiminin verildiği ilkokul öğrencileriyle okulda biraz vakit geçirme şansımız oldu. Hayal kurması için ortam yaratılan ve o hayalleri masala dönüştürüp, kalabalıklara anlatması istenen çocukların ne kadar başarılı olduğu, nasıl güzel hayaller kurup, her masalı mutlu sonla bitirmeye çalıştıklarına şahit olduk.
Ömer Aras, dijitalleşmenin olumsuz etkilerine de değinerek, "Ne yazık ki çocukların çok belli kalıplarda büyüdüklerini görüyoruz. Hayal kurmuyorlar.
Oysa kendini iyi anlatabilmeleri için masal anlatma çok işe yarıyor. Bir düşündüm, ben de hiç masal anlatmıyorum. Sonra torunuma masal anlatmaya başladım" diyor.
Son birkaç yıldır iş dünyasında da masal terapi seminerleri sıkça yer almaya başladı. Büyükler için de masalların ne çok kapıyı açtığını en iyi hikâye anlatıcıları söyleyebilir sanırım. Sahi en son siz ne zaman bir masal dinlediniz ya da etrafınızdaki bir miniğe bir masal anlattınız?