Terör bu kez Fransa'da korkunç yüzünü gösterdi ve hepimizin içini acıttı. Terörün vatanı olmaz, İstanbul'da, Ankara'da ne hissediyorsak, Irak'ta, Brüksel'de ve Fransa'da da aynı büyük acıyı, öfkeyi hissediyoruz.
Böylesi durumlarda iyimserliği ve terörün bizi alt edemeyeceğine olan inancı korumaya çalışıyoruz hep birlikte. Bu pek de kolay olmuyor bazen ama sanırım yönümüzü iyiye, iyilik projelerine döndüğümüz zaman kendimizi daha iyi hissedebiliriz.
İşte o yüzden bugün size Blake Mycoskie ABD'li genç bir sosyal girişimcinin 10 yıl önce Arjantin'in yoksul bölgelerinde ayakkabısız, çıplak ayakla dolaşan çocukları görüp onlara yardım etmek istemesiyle başlattığı TOMS projesinden söz etmek istiyorum.
Blake, Arjantin seyahati sırasında geliştirdiği yardım projesini hayata geçirmek için yerel üreticileri bularak, onlara Alpargatas denilen bizim espadril olarak bildiğimiz Ajantin'in yerel ayakkabılarını ürettirmiş. Bu ayakkabılar, çocuklara sürdürülebilir bir gelecek vereceği için 'Tomorrows Shoes' yani kısaca TOMS adıyla markalaştırılarak, ABD'de mağazalarda satılmaya başlanmış. Her satılan bir TOMS ayakkabı için de fakir ülkelerde 1 çocuğa bir çift ayakkabı verilmeye başlanmış. Bundan sonrası çorap söküğü gibi zaten. Dünyanın dört bir yanına yayılan proje sayesinde bugüne kadar 70 ülkede 60 milyon çocuğa ayakkabı verildi. Proje genişledi ve 400 bin kişiye göz tedavisi ve gözlük dağıtıldı. TOMS sayesinde 275 bin insan görme yetisini geri kazandı.
2014'te 335 bin haftalık temiz su, 2015'te de güvenilir doğum için gerekli sağlık araç gereçlerinin içinde olduğu 25 bin adet çanta dağıtıldı.
Blake Mycoskie'nin kurduğu bu şirket öylesine başarılı oldu ki değeri 600 milyon doları aştı ve yüzde 50'si de önemli bir fon tarafından satın alındı.
Hayatını iyilik projelerine adayan ve TOMS için 'Ticari bir şirket değil' vurgusunu sürekli yapan Blake Mycoskie de şirket satışından kazandığı paranın yarısını -ki 300 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor- sosyal yardım yapan, sosyal girişimcilik yapan şirketlere yatırdı. 2014 yılında şirketin geliri 1 milyar doların üzerindeydi ve Forbes'a göre ABD'nin ilham veren şirketleri listesinde 13'üncü sıradaydı.
TOMS'un temsilciliğini yürüten Vakko'nun yönetim kurulu üyelerinden Rıfat Elhadef ise projeyi Türkiye'de büyüten isim. Elhadef en son Kırım'a giderek bir hafta çocuklara tek tek ayakkabıları giydirerek dağıtım yapmış.
Elhadef'ten öğreniyorum ki Türkiye'de 53 bin Suriyeli mülteci çocuğa da bu sayede ayakkabı dağıtılmış. TEGEV ve AÇEV gibi sivil toplum kuruluşları ile UNICEF işbirliğiyle en ihtiyacı olan çocuklara ulaşılarak 2016 yılında toplamda 200 bin ayakkabı ihtiyaç sahibiyle buluşturulmuş.
Terörün acımasız yüzüyle karşılaşan ve istemeyerek ülkelerini üstelik çoğu zaman tek bir ayakkabıyla ya da ayakkabısız yürüyerek terk eden Suriyelilerin yaşadığı dramın en yakın tanığı biziz. Yerinden yurdundan edilen insanların sayısı ise tüm dünyada 60 milyona ulaştı. Yeniden yaşanabilir bir dünyaya kavuşmak, terörizmle baş etmek istiyorsak sanırım hepimizin böylesi etkili iyilik projelerine sıkı sıkı sarılmaya ihtiyacımız var.
Ne dersiniz?