Şimdiden söyleyeyim. Haziran ayında yapılacak olan genel seçimlerde hangi parti kadınları ön sıralardan aday gösterecekse o parti benim gözümde yükselecek. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken, birbiri ardına çok güzel kampanyalar hayata geçmeye başladı. İşte onlardan biri de toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın haklarını savunmak için başlayan HeForShe kampanyası oldu.
Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi (BM Kadın Birimi-UN Women), Koç Holding'in desteğiyle Türkiye'de de hayata geçti.
Ben öncelikle bu yazıyı okuyan tüm erkek okurların heforshe.org/tr adresine giderek imza atmalarını ve taahhütte bulunmalarını bekliyorum, istiyorum. Nedir taahhüt derseniz, o da şöyle. İmza atarak, "Cinsiyet eşitliği, sadece kadınları ilgilendiren bir mesele değil, benim de katılımımı gerektiren bir insan hakları meselesidir. Kadınların ve kız çocuklarının yaşadığı her türlü şiddet ve ayrımcılığa karşı harekete geçmeye söz veriyorum" diyorsunuz.
Tüm dünyada eylül ayına kadar sürecek kampanya en az 1 milyar erkeği kadınlarla yan yana dayanışmaya çağırıyor. Hepimiz biliyoruz ki kadın erkek eşitliği gelecekse, kadına karşı şiddet gerçekten duracaksa bunu ancak erkeklerin desteğiyle başarmak mümkün.
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç, grup olarak kadınların iş hayatında güçlenmesine önem verdiklerini ve topluluk olarak geçen yıl İş'te Eşitlik Bildirgesi'ne imza attıklarını ve şimdi de UN Women ve UN Global Compact'ın ortak metni olan 'Kadının Güçlenmesi Prensipleri'ni imzaladıklarını söyledi dün. Türkiye'nin en büyük grubunda, Mustafa Koç başkanlığında ve Dış İlişkiler ve Kurumsal İlişkiler Direktörü Oya Ünlü Kızıl ve ekibi eşitlik ilkelerinin benimsenmesi bir dizi yeni çalışma başlatacak. Bizler de bu projenin takipçisi olacağımızı şim- diden söyleyelim o halde.
"Kadınsız bir toplum yarınsız bir toplumdur" diyerek instagram hesabından kampanyaya destek veren Caroline Koç'un da katıldığı toplantıda Mustafa Koç, herkesin kadınların ve erkeklerin çocukluğundan itibaren yapabilecekleri ve yapamayacakları konusunda birçok önyargıyla büyüdüğümüzü hatırlatarak, "Önyargılarımızı aştığımız günün, kadın-erkek toplumdaki tüm bireylerin özgürleşeceği gün olduğuna inanıyorum" diyor ve herkesi bu değişimin bir parçası olmaya, 'Ben Değilsem Kim' diye sormaya çağırıyor. Umarım bu çağrılar iş dünyası başta toplumun farklı kesimlerince cevapsız kalmaz. Dünkü toplantıya Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın mesajlarıyla, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Doç. Dr. Ayşenur İslam'ın ise bizzat katılması güzel haber. Ne de olsa cinsiyet eşitliği ve kadına karşı şiddetle mücadele sadece özel sektörün atacağı adımlarla değil, başta kamunun atacağı radikal adımlarla ancak bir noktaya gelecek.