"Müzeler para kazanma yeri değildir. Aksine sürekli para koymak gerekiyor" dedi. Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç; Rahmi Koç Müzesi'nin 20'nci yılı şerefine verdiği davette gösterilen kısa bir müze tanıtım filminde.
Müzelerin herkesi kucaklayabilmesi için en önemli konuyu Rahmi Koç iki cümleyle özetledi böylece. "İki çocuklu bir aile geldi müzeye.
Oturup bir de çay içmek isterler tabii. Müze dolaşmak maliyetli olmamalı kimseye" diyordu. Nitekim Rahmi Koç Müzesi'nin içinde yer alan kafeterya ve hatta şahane bir kültür turu şeklinde geçen çocuk doğum günü organizasyonlarını deneyen bir anne olarak çok ama çok hesaplı bir fiyata sunulduğunu söylemeliyim.
Rahmi Koç 20'nci yıl için hazırlattığı davetiyeye, "Hem 20. yılımızı beraber kutlayalım, hem de Bebek Evleri Sergimizi beraber açalım.
Gelebilirseniz bizi bahtiyar etmiş olursunuz" diye yazmıştı. Aralarında Türkiye'nin önemli akademisyenlerinden Prof. Dr. Nuran Atasoy'un da bulunduğu davetliler önce 'Hayallerle Dolu Küçük Evler Sergisi'ni gezdi ardından da davet salonuna geçti.
Gazeteciliğimin ilk yıllarına rastlıyor Rahmi Koç Müzesi'nin temelinin atıldığı günler. Temel atıldığı gün oradaydım. Nereden nereye... Haliç'in kıyısında bugün müzenin yer aldığı alanlarda o gün asla dolaşmak istemezdiniz. Oysa şimdi dünya çapında bir müze var. Gezenleri hayal alemlerinde dolaştırıyor. Rahmi Koç, davette gösterilen filmde 20 yıllık müze macerasının özetini de paylaştı. Önce Tekel'den Lengerhane'yi satın aldı, ardından da özelleştirilen Hasköy Tersanesi'ni müzenin bünyesine kattı ve müze her geçen gün büyüdü, hatta kabına sığamaz oldu. 14 bini aşkın otomobil, gemi, bilgisayar, uçak gibi objelerin sergilendiği İstanbul'daki müzeyi yılda 250 bin kişi geziyor. Koç, sadece İstanbul'daki müzeyle de yetinmedi. Ankara'da Rahmi Koç'un dedesinin çırak olarak ilk çalıştığı yer olan Çengel Han'ı restore edip orayı da müzeye dönüştürdü. Bitmedi, bu kez Ayvalık'ta Coca-Cola Başkanı Muhtar Kent'in ailesine ait kütüphaneyi restore ettiği şapel ve yeldeğirmeninin bulunduğu mekana taşıdı.
Cunda'daki Taksiyarhis Kilisesi'ni de 30 yıllığına kiralayan Koç burayı da müzeye dahil etti.
Rahmi Koç, müze yolculuğunu anlatırken eleştiri oklarını üstüne çekeceğini bile bile iş dünyasına dostane bir tavsiyede bulunmadan da edemedi. Bir koleksiyonu olan, bir konuya ilgi duymaya başlayanların hemen 'müze kuracağım' demesini tatlı bir dille eleştirdi ve "Tavsiyem böyle düşünen 3-5 kişi bir araya gelip daha büyük bir müze yapsınlar. Daha faydalı olurlar" dedi. Sanırım Rahmi Koç haksız değil.