Geçtiğimiz hafta bilinen adıyla Ernst&Young yeni adıyla EY Türkiye'nin Ülke Başkanı Mustafa Çamlıca ve Türkiye Vergi Bölümü Ortağı Sadık Ferik Maslak'taki yeni ofislerinde bir toplantıya davet etti. Doğrusu dünyanın önde gelen 4 büyük denetim ve danışmanlık şirketi arasında olan ve pazar payını her geçen gün büyüten şirketin Ernst&Young isminden aylar önce vazgeçtiğinin farkında değildim. Mustafa Çamlıca sürekli EY'in İngilizce telaffuzuyla şirketi anlatıp durunca dayanamadım, 'Neden hep EY diyorsunuz' diye sordum. Çamlıca'nın cevabı ilginçti: "140 vuruşluk Twitter çağındayız. Birleşmeler art arda geliyor. Şirket ismi o kadar uzun olamaz. Kısalttık."
Zafer Yıldırım ve Zafer Kurşun'un sahibi olduğu Orjin Grubu'nun yaptırdığı Maslak'taki mimarisiyle dikkat çeken akıllı 14 katlı ofis binasının her biri 2 bin metrekare olan ilk 5 katı EY tarafından kullanılmaya başlamış.
Mustafa Çamlıca, "Bizim gibi şirketlerde çalışanların sürekli otomobil kullandığı düşünülürse karbon salınımının da çok olduğunu düşünebilirsiniz. Bu binada karbon salınımını en aza indirmeye çalışıyoruz" diyor.
1200 çalışanın otomobil yerine metro gibi toplu taşıma araçlarını kullanması için teşvik ettiklerinin altını çiziyor. Yani EY'de çalışanlar isterlerse otomobil parasını peşin alıp, metroyu kullanabiliyormuş.
27 yıl çalıştıkları Şişli'deki o zamanın önemli iş merkezlerinden olan Beytem Plaza'dan böylesine konforlu bir binaya geçince EY çalışma şeklini de tamamen değiştirmiş. Düşünün ki Mustafa Çamlıca da dahil kimsenin odası yok. Hadi bunun örnekleri var ama yeni binada kimsenin masası da yokmuş. Ben duyunca çok şaşırdım. Çalışanlar da önce yadırgamış ama şimdi alıştıklarını söylüyor Çamlıca. Sabah gelen bir danışman, "Bugün 2 ya da 5'inci katta çalışacağım" diye karar veriyormuş. Ama tabii nerede çalışırlarsa çalışsınlar herkesin oturduğu masa da sandalye de ofis ortamı da son derece şık ve konforlu.
Ofisin içinde Çamlıca dahil herkesin özel eşyalarını, çantalarını koyduğu spor salonlarında görmeye alışık olduğumuz kilitli kutuları var. Çöp kutusu dahi yok. Her şey ya öğütülüyor ya da bir yerde plastik, kağıt vs diye toplanıyor. Peki EY Türkiye'de ne kadar büyüyor?
Çamlıca ve ortakları sonuçlardan çok memnun. 2 bin müşterileri ve üzerinde çalıştıkları 4 bin projeleri varmış. Her yıl olduğu gibi bu yıl da şirketi yüzde 25'e yakın büyütüyorlarmış. Türkiye'nin büyümesinin yüzde 5'leri bu yıl bulamayacağı düşünülürse EY ciddi büyüyor. "Yılda 1 milyon 200 bin saat Türk ekonomisi için çalışıyoruz" diyor Çamlıca.
Ortaklık yapısıyla ilgili Çamlıca'nın aklımda ilginç bir cümlesi var: "Gençleri ortak yapıyoruz, bizi sallasınlar diye... Ben çok dayak yediğim için biliyorum, sıkı dayak yemeden bu işler olmuyor. Genç kuşakla yaşlı kuşak çarpışıyor. Fırtına iyi bir şey."