Çin'de koronavirüsten ölenlerin yüzde 80'i, Amerika'da ise yüzde 85'i sigara içen kişiler. İyileşenlerin yüzde 90'ı sigara içmeyenler. Sigara içenlerde koronavirüsün hasarı normal bir insana göre 15 kat daha fazla. Sigarayı bugün bıraksanız çok fazla faydası olacaktır. Sigara içenlerin acil sigarayı bırakması gerekiyor. Yoksa yoğun bakım ve diğer tedavilerin pek etkisi olmuyor.
Koronavirüs, solunum yollarını etkileyen bir hastalıktır. Ağır vakalarda solunum yetmezliği ve akciğer organ yetmezliği gelişir. Ölüme neden olan da daha çok bu durumlardır. Sigara, bilindiği üzere en çok akciğerlerimizi etkiler. Sigara içenlerin akciğerlerinde içilen sigara miktarı ve süresine göre değişken olmakla birlikte hasar gelişir. Hastalığın sigara içenlerde daha ağır seyretmesinin temel nedeni budur. Sigarayı azaltmak bu riski ortadan kaldırmaz.
AZALTMAYIN BIRAKIN!
Bilimsel çalışmalar, sigarayı bırakma ne kadar erken gerçekleşirse, sigarayla ilişkili hastalık riskinin de o kadar azaldığını göstermektedir. 30 yaşından önce sigara bırakanların sigarayla ilişkili hastalık riski, zaman içinde hiç içmemişlerle aynı seviyeye inmektedir. Ben sizlere, sigarayı azaltmanızı değil, hemen bırakmanızı öneriyorum. Günde içilen bir sigaranın bile kalpdamar hastalığı riskini artırdığına dair yayınlar var.
Sigara paketlerinin üzerinde bulunan uyarıları görmüşsünüzdür: 'Sigarayı derhal bırakmak sağlığınızı tehdit eden faktörleri yüksek oranda azaltır.' Sigara ile ilişkilendirilen hastalıklardan hangisi aklınıza geliyor? Yüksek olasılıkla akciğer kanseri, belki amfizem... Diş eti hastalıklarının yüzde 50'sinin sigara yüzünden gerçekleştiğini biliyor musunuz? Kronik diş eti hastalıkları, dişlerinizi tamamen kaybetmenize yol açabilir. Araştırmalar; tütün kullanımının diş eti hastalıklarının gelişiminde en büyük faktörlerden biri olabileceğini gösteriyor. Diş eti hastalığı, bakteriyel bir enfeksiyondur. Dişlerinizi çenenize tutturan yumuşak doku ve kemiği yok eden bir hastalıktır. Bakteriler, dişlerinizin kenarındaki boşluklarda yer alan dental plaklara yerleşip gelişir. Böylece, vücudunuz dental plaklara karşı reaksiyon gösterip bu yumuşak doku ve kemiklerin çökmesine sebep olur.
DİŞ TAŞI OLUŞUMU ARTAR
Hastalığın erken dönemlerinde, dişlerinizi fırçalarken ya da iple temizlerken kanadığını fark edebilirsiniz. Enfeksiyon kötüleştikçe, diş etleriniz çökmeye başlar. Dişlerinizden geriye doğru çekilir ve boşluklar meydana gelir. Ağzınızdaki destekleyici yapılar çöktükçe diş etiniz ve dişleriniz arasındaki boşluk derinleşir. Sonunda dişleriniz gevşer, ağrı ve acı çekmeye başlarsınız. Hatta dişleriniz tamamen düşebilir. Araştırmalar; sigara içenlerin içmeyenlerden daha fazla diş taşı (tartar) sahibi olduğunu gösteriyor.
Sigara içenler, içmeyenlere göre diş ve diş etleri arasında daha derin boşluklara sahiptir ve daha şiddetli kemik kayıplarına maruz kalırlar. Araştırmalar; sigara içenlerin, içmeyenlere göre üç ile altı kat daha fazla risk altında olduğunu belirtiyor. Sigara içenler ve sigarayı bırakmış olanlar ile hiç sigara içmeyenler arasında bulunan şiddetli kemik kaybı oranı beş kat daha fazla.
Sigara içmek, sadece diş eti hastalığı riskinizi artırmaz, tedavi sürecini de zorlaştırır. Bunun sebebi, sigara içmenin ağzınızın kendisini onarmasına engel olmasıdır. Cerrahi olmayan diş eti tedavilerini inceleyen çalışmalarda, sigara içenlerin, içmeyenlerden çok daha az iyileşme gösterdiği ortaya çıktı. Sigara içenler, aynı zamanda ağız cerrahisi ile tedaviye de cevap vermekte yetersiz kalıyor.
AĞIZ KANSERİNE YAKALANABİLİRSİNİZ
Tütünün, sağlığınıza olan en büyük tehlikesi, ağız kanseriyle olan bağlantısı olabilir. Amerikan Kanser Araştırmaları Topluluğu'na göre;
Ağız kanseri ve bazı türlerde gırtlak kanseri olan kişilerin yüzde 90'ı sigara kullanmakta. Bu kanserlerin vücutta belirme riski, bu ürünleri kullanım sıklığına göre artmakta.
Sigara içenler, içmeyenlerden altı kat daha fazla risk altında.
Kanser tedavisinden sonra sigara kullanmaya devam eden hastaların yüzde 37'sinde kanserin tekrarladığı ve ikincil ağız, boğaz ve gırtlak kanseri oluştuğu belirtiliyor.
Tütün ürünleri, ağızda ya da ağzın hemen yutağında bulunan boğaz kısmında kansere sebep olabilir. Aynı zamanda gırtlak, yemek borusu, böbrek, idrar kesesi ve birkaç başka organ kanserine de sebep olabilir. Pipo içmek aynı zamanda piponun değdiği yerlerde dudak kanserine de sebep olabilir.
Nikotin sakızı gibi dumansız tütün ürünlerinin; yanak, diş eti ve iç dudak kanserlerine neden olduğu düşünülüyor. Dumansız tütün, kanser riskini 50 kat artırıyor.
DİŞ HEKİMİNİZE FOTOĞRAF GÖNDERİN, DURUMUNUZ ACİL DEĞİLSE ERTELEYİN!
Bu zor süreçte toplu bir şekilde üstesinden gelmek adına herkes birbirine anlayış göstererek genel temizlik kurallarına uymalıdır. Diş hekimleri, ülkedeki sağlık hizmetlerinin önemli bir parçasıdır ve hastanın genel sağlığına sürekli öncelik vermektedir. Unutmayın, her şey bir kişiyle başladı. 'Bana bir şey olmaz' diye düşünmeyin. Belki size bir şey olmaz ama virüsü bulaştırdığınız kişinin bağışıklığı düşük olduğundan ölümüne sebebiyet verebilirsiniz. Herkes kendinde koronavirüs varmış gibi davranıp başkasına bulaştırmamayı amaçlayarak yaşamalıdır.
Diş tedavilerinin çok acil olmadığı sürece üç hafta ertelenmesinde fayda var. Bu kritik zamanda alınan tüm önlemler size zor gelse de, sağlığınız için bu önlemlere uymanız gerekir. Lütfen aşağıdaki tedavileri inceleyin ve acil olmadığını göz önünde bulundurarak diş hekiminizle yeni bir tedavi planı yaparak erteleyiniz.
Kaplamalar, diş beyazlatma, estetik müdahaleler
Tüm rutin hijyen randevuları
Ağrı ve enfeksiyonu hafifleten, ağız fonksiyonunu eski haline getiren veya travma ile ilişkili olmayan herhangi bir ortodontik tedavi
Ağrı olmayan dişlerin, köprü veya takma diş tedavileri
Herhangi bir periodontal plastik cerrahi
Herhangi belirti vermeyen, çürük olmayan dişlerin çekilmesi
Tedavisi acil olmayan, estetik bakımdan başlamak istediğiniz diş tedavilerini hem kendiniz, hem de toplum sağlığı için erteleyin. Diş tedavinizin aciliyetine siz karar veremiyorsanız, diş hekiminize rahatsız olduğunuz bölgenin fotoğrafını çekip atabilirsiniz.