Birgül Ayman Güler'in açıklamalarından, onun "anayasal vatandaşlığa", bir başka ifadeyle "Türkiyeli" kavramına karşı olduğu anlaşılıyor. "Türkiye'de yaşayan ulusun (milletin) adı Türk" diyor. Yalnız "Türk" sıfatını etnik değil, siyasi bir kimlik olarak kabul ediyor ki, zaten Türkiye'de öteden beri büyük çoğunluk bunu söylüyor. Halen anayasamızda, "Türk devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk'tür" denilmiyor mu? Güler de anayasanın 66'ncı maddesindeki gibi, "Türk" kelimesini tercih ediyor. Oysa "Türkiyelilik" uzlaşmaya doğru atılan bir adım.
Ayrıca, Birgül Ayman Güler'in ifadesinden "Kürtlerle Türkler eşit değil" anlamı da kolayca çıkıyordu. Nitekim kıyamet bu yüzden koptu. Güler, "Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayanlara Türkiyeli değil Türk denilmesinden yanayım" diye konuşsaydı, böyle bir tepkiyle karşılaşmayacaktı. Zaten CHP'nin genel çizgisi Güler'le örtüşüyor. Anayasa Komisyonu'nda CHP, vatandaşlık teklifinde "Türk" demekten vazgeçmedi. "Türkiye vatandaşlığı" sözüne mesafeli durdu. CHP'nin vatandaşlık teklifi şöyle: "Türk vatandaşlığı, dil, din, ırk, cinsiyet, etnik köken, ...mezhep ve benzeri sebeplere bağlı olmaksızın herkesin 'eşitlik' temelinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması anlamına gelir."
Vurmadan önce, Güler'in tam ne dediğini anlayalım istedim.