Uludere'nin yıldönümünde, yakınlarını kaybedenlerin acısına ortak oluyoruz. Yalnız "Konu hâlâ aydınlanmadı" diyenlere bir sorum var: Araştırmadan nasıl bir sonuç bekliyorsunuz? "Vur" talimatını kimin verdiği o kadar önemli mi? Diyelim ki, nihai karar Başbakan'a danışılarak Genelkurmay'dan çıktı. Herhalde bu kişiler, Kürtleri katletmek maksadıyla emir vermedi. Aydınlanması gereken konu, istihbaratın kimden geldiği hususu. Bu da yetmez... Yanlış istihbarat, gerginliği arttırmak amacıyla kasıtlı olarak mı verildi? Kasıt mı var, yoksa yanılgı mı? Bu nasıl ortaya çıkacak? İstihbaratı veren, elbette "Kasıt yok; yanılmışım" diyecek. Bu bakımdan, rapor çıktı, çıkmadı tartışmasını anlamsız buluyorum. Kaldı ki, geçmişte de böyle yanlış değerlendirmelere rastladık. Gediktepe'de 11 askerimizi kaybettik. Tümgeneral Gürbüz Kaya, "Karartıları gördük, çoban sandık" açıklamasını yaptı. Hatay'ın Hatsa ilçesinde ise, güvenlik güçleri kekik toplayan köylüleri terörist sanarak ateş açmıştı; 2 köylünün ölmesine sebebiyet vermişti.
Ben şahsen, böyle bir kaygan zeminde gerçeğe ulaşabileceğimizi sanmıyorum.